III. Selim
(
Osmanlı Turkcesi
: ???? ????
Sel?m-i s?lis
), divan edebiyatındaki mahlasıyla
?lhami
(24 Aralık 1761 - 28 Temmuz 1808), 28.
Osmanlı padi?ahı
ve 107.
?slam halifesidir
.
III. Selim, 24 Aralık 1761 tarihinde babası
III. Mustafa
'nın saltanatı doneminde dunyaya geldi. Babası, 21 Ocak 1774 gunu oldu?unde yalnızca 13 ya?ında oldu?u icin, amcası
I. Abdulhamid
tahta cıktı.
I. Abdulhamid
, ?ehzade Selim'e kendisinden onceki padi?ahların tersine, oldukca iyi davrandı.
Kafes
(oda hapsi) hayatı ya?amasına ra?men Selim'in iyi bir e?itim almasını sa?ladı. ?ehzade Selim,
muzik
ve
edebiyatla
ilgilendi.
Fransa
'nın
Fransız ?htilali
oncesindeki son kralı olan
XVI. Louis
'le mektupla?tı. Daha tahta cıkmadan
Osmanlı Devleti
'nde koklu bir yapısal de?i?ikli?e gerek oldu?u inancına vardı.
I. Abdulhamid
, 7 Nisan 1789 yılında olunce, III. Selim;
Avrupa
'yı temelinden sarsacak olan
Fransız ?htilali
'nin e?i?inde tahta cıktı.
III. Selim, tahta cıktı?ında
Osmanlı ?mparatorlu?u
hem
Avusturya
hem de
Rusya
'yla sava? halindeydi. Ba?arısızlıkla sonuclanan bu sava?lar 1792 yılında Avusturya'yla yapılan
Zi?tovi Antla?ması
ve 1792 yılında
Rusya
'yla yapılan
Ya? Antla?ması
ile son buldu. Boylece III. Selim,
Osmanlı Ordusu
'nda coktandır yapmak istedi?i yenilikleri yapma fırsatı buldu. 1793 yılında
Nizam-ı Cedid
ordusunu kurdu. Bu sırada
Napolyon Bonapart
'ın komutası altındaki Fransız orduları Osmanlı Devleti'ne ait olan
Mısır
'a saldırmı?tı (1798). Osmanlı ordusu ?ngilizlerin yardımıyla Mısır'ı ba?arıyla savundu. 1801 yılında yapılan
El-Ari? Antla?ması
ile Fransa Mısır'daki emellerinden vazgecti.
1807 yılında
Nizam-ı Cedid
ordusunun kaldırılmasını isteyen yeniceriler
Kabakcı Mustafa
'nın onderli?i altında ayaklandılar. III. Selim Nizam-ı Cedid ordusunu da?ıtmak ve 29 Mayıs 1807 tarihinde de tahttan cekilmek zorunda kaldı. III. Selim'in yerine gecen amca o?lu
IV. Mustafa
III. Selim'i tekrar kafese gonderdi. 28 Temmuz 1808 tarihinde III. Selim'i tekrar tahta cıkarmak amacıyla Ruscuk ayanı
Alemdar Mustafa Pa?a
saraya yakla?ırken III. Selim, kuzeni padi?ah
IV. Mustafa
'nın emriyle bo?duruldu. III. Selim ile onu idam etmeye gelen yeniceriler arasında buyuk bir arbede gecti?i bilinmektedir. III. Selim'in cenazesi
Laleli Camii
'nin avlusunda babası
III. Mustafa Turbesi
'ne defnedildi.
III. Selim doneminde Avrupa ulkeleriyle ili?kiler
[
de?i?tir
|
kayna?ı de?i?tir
]
III. Selim'in saltanatı
Osmanlı-Rus Sava?ları
(1787-1792 Sava?ları) devam ederken ba?ladı.
Osmanlı Devleti
'nin
Fransa
'ya kar?ı
Rusya
'yla ittifak yapmasıyla devam etti. Ancak daha sonra bu ittifak bozuldu ve III. Selim'in saltanatının sonunda Osmanlı Devleti tekrar
Rusya
ile sava? halindeydi.
1774 yılında
Carice II. Katerina
ile imzalanan
Kucuk Kaynarca Antla?ması
ile Osmanlı Devleti
Kırım
'ı
Rusya
'ya vermek zorunda kalmı?tı. III. Selim tahta cıktı?ında
Osmanlı Devleti
ba?ında hala
II. Katerina
'nın bulundu?u
Rusya
'dan
Kırım
gibi onemli toprakları geri almak amacıyla
1787-1792 Osmanlı-Rus Sava?ı
'nı sava?maktaydı.
?ngiliz
ve Fransızlar da sava?a katılmamakla birlikte bu sava?ta
Osmanlı Devleti
'ni destekliyorlardı ancak Osmanlı Devleti hesaplamadı?ı bir ?ekilde kendisini
Avusturya
'nın da kar?ısında buldu. Osmanlı ordusu disiplinden uzaktı ve
Rusya
ile yaptı?ı
Fok?an (1 A?ustos 1789) ve Boze (22 Eylul 1789) Sava?larında
buyuk kayıplara u?radı.
Akkerman Kalesi
Rusların eline gecti ve
Besarabya
Rusya
tarafından i?gal edildi. Osmanlı Devleti kendine muttefik bulmak amacıyla 11 Temmuz 1789 tarihinde
?svec
ve 31 Ocak 1790 tarihinde de
Prusya
'yla barı? antla?maları imzaladı. Ancak bu iki devletten de elle tutulur bir yardım alamadı. Sonunda Osmanlı Devleti'ne kar?ı
Rusya
kadar ba?arılı olamayan Avusturya, Osmanlı Devleti'yle barı? antla?ması imzaladı. (
Zi?tovi Antla?ması
4 A?ustos 1791) Avusturya'nın sava?tan cekilmesinden birkac ay sonra Rusya da barı? antla?ması yapmaya razı oldu (
Ya? Antla?ması
9 Ocak 1792). Osmanlı Devleti bu antla?mayla
Kırım
'ın Rusya'nın egemenli?i altına gecti?ini tekrar kabul etmek zorunda kaldı. Dinyester nehri Rusya ile Osmanlı Devleti arasında sınır olarak kabul edildi.
1792 yılından 1805 yılına kadar Osmanlı Devleti ve Rusya barı? icinde ya?adılar. Hatta Osmanlı Devleti
Mısır
'ı i?gal eden
Fransa
'ya kar?ı
Birle?ik Krallık
ve Rusya ile i?birli?i bile yaptı. 24 Eylul 1805 tarihinde Osmanlılar Ruslarla yeni bir dostluk antla?ması imzaladılar. Ancak bu antla?manın imzasından kısa bir sure sonra tekrar Osmanlı Devleti ve Rusya arasında anla?mazlık cıktı. Rusya, Osmanlıların Rus yanlısı
Eflak
ve
Bo?dan
beylerini gorevden almasından ho?nut kalmadı. 40.000 civarında Rus askeri Eflak ve Bo?dan'a girdi. III. Selim 22 Aralık 1805 tarihinde bo?azları kapattı ve Rusya'ya sava? ilan etti. Rus donanması Osmanlı donanmasını 11 Mayıs 1807 tarihinde
Canakkale Bo?azı
civarında ve 19-29 Haziran 1807 tarihleri arasında
Limni
adası yakınında yendi. III. Selim tahttan indirildi?inde
1806-1812 Osmanlı-Rus Sava?ı
halen devam etmekteydi.
Osmanlılar 1529 yılında
Kanuni Sultan Suleyman
'ın
Viyana'yı ku?atmasından
beri defalarca Avusturya ile sava?a girmi?lerdi. III. Selim tahta gecti?inde de Avusturya Rusya'yla birlikte Osmanlı Devleti ile tekrar sava? halindeydi. Osmanlılar Avusturya'ya kar?ı ?smail zaferini kazandılar. Ancak Avusturyalılar Sebe?, Muhadiye, Lazarethane ve Pancova'yı i?gal etmeyi ba?ardılar.
Belgrad
'ı 8 Ekim 1789 tarihinde ve Semendire'yi daha sonra ele gecirdiler. Ancak Avusturya gene de Osmanlılara kar?ı kesin bir ustunluk sa?layamadı. Hem sava? yorgunlu?u hem de ici?lerindeki sorunlardan dolayı Avusturya Osmanlı Devleti ile antla?ma istedi. 4 A?ustos 1791'de imzalanan
Zi?tovi Antla?ması
ile Avusturya ele gecirdi?i toprakları Osmanlılara geri verdi ve ayrıca Rusya'ya yardımda bulunmayaca?ına soz verdi. Bu sava? Osmanlıların Avusturyalılarla yaptı?ı son sava? oldu. Bu tarihten sonra Rusya Osmanlıların en onemli du?manı ve rakibi oldu.
Osmanlıların
,
Fransızlarla
Kanuni Sultan Suleyman
zamanına kadar uzanan bir dostluk ili?kileri vardı. Fransızlar ilk defa kendilerine tanınan
kapitulasyonlardan
buyuk yarar gormu?ler, ili?kiler kesintisiz olarak bir dostluk temelinde suregelmi?ti. III. Selim daha tahta gecmeden
Fransa
kralı
XVI. Louis
'yle mektupla?maktaydı ve
Ruslarla
yapılmakta olan sava?ta
Fransızlar
Osmanlı Devletinin tarafını tutuyorlardı. Ancak Fransa hukumetinin Buyuk Britanya'nın Mısır ve Uzakdo?u ticaret yolları uzerindeki etkisini kırma amacını gutmesi nedeniyle bu ili?kilerde ilk olarak bir kırı?ma meydana geldi. Dı?i?leri Bakanı
Charles-Maurice de Talleyrand-Perigord
ve General
Napolyon Bonapart
, Osmanlıların elinde olan
Mısır
'ı ele gecirip Fransa lehine
Buyuk Britanya
kar?ısında onemli bir avantaj sa?lamak istiyordu. 2 Temmuz 1798 tarihinde Napolyon
?skenderiye
'yi i?gal etti.
Mısır
her ne kadar
Osmanlı Devleti
'nin bir parcası olsa da ic i?lerinde oldukca ba?ımsız olarak yonetilmekteydi.
Kahire
'nin de 22 Temmuz 1798 tarihinde
Napolyon Bonapart
'ın eline gecmesi uzerine Osmanlılar bu durumu kabul edemeyerek Mısır'ı savunmaya karar verdiler. 2 Eylul 1798 tarihinde Osmanlı Devleti Fransa'ya sava? ilan etti. Osmanlı ve Mısır orduları Fransa kar?ısında once bazı yenilgiler aldılar ama
Cezzar Ahmed Pa?a
komutasındaki ordu 18 Mart 1799 tarihinde Akka onlerinde kar?ıla?tı?ı Fransız ordusunu ba?arıyla geriye puskurttu. Bonapart komutasındaki Fransız ordusu 1 A?ustos 1799'da Osmanlı kuvvetleri kar?ısında bir muharebe kazandı, ancak Fransa ordusunun yetersiz oldu?u ortaya cıkmaktaydı. Bu durumu goz onunde bulunduran ve Fransa'daki siyasi bunalıma mudahale etmek isteyen Napolyon Bonapart Fransa'ya geri dondu (22 A?ustos 1799). Mısır'da gucunu peki?tiremeyen Fransa sonunda 27 Haziran 1801 tarihinde imzalanan sozle?menin hukumleri uyarınca Mısır'dan geri cekildi. 9 Ekim 1801'de imzalanan
Paris Antla?ması
Fransa'nın Mısır seferini sona erdirdi; bu ?ekilde Mısır yeniden Osmanlı yonetimine gecti.
Mısır konusundaki anla?mazlık olumlu bir sonuca ba?landıktan sonra Fransa'yla olan ili?kiler kısa zamanda duzeldi. 25 Haziran 1802'de Paris'te imzalanan bir di?er barı? antla?ması da Fransa ve Osmanlı Devleti arasındaki dostlu?u peki?tirdi. Napolyon Bonapart 1804 yılında kendini "I. Napolyon" adıyla imparator ilan ettikten sonra
?stanbul
'a bir elci gonderdi.
Horace Sebastiani
adındaki bu elci III. Selim'in cok yakın guvenini kazandı. Sebastiani III. Selim'i Rusya ve
Birle?ik Krallık
'a kar?ı sava? acmaya ikna etmeye calı?ıyordu. Ruslar da tam tersine Osmanlıların
Fransa
'ya sava? ilan etmesini istiyorlardı. Ancak Rusya'nın, Osmanlı Devleti'nden kendisini
Balkanlar
’daki
Hristiyanların
koruyucusu olarak kabul etmesini istemesi ve Sırp isyanlarını desteklemesi Rusya'yla olan ili?kileri gerginle?tirdi. Sonunda Rusya'nın Eflak ve Bo?dan'a girmesiyle Osmanlılar, Rusya'ya sava? actılar.
Birle?ik Krallık
, Osmanlı Devleti'nden
Sebastiani
'yi sınır dı?ı etmesi, Fransa'ya sava? acması,
Eflak ve Bo?dan
'ın Rusya'ya verilmesi gibi kabul edilemeyecek taleplerde bulundu. Bu talepler kabul edilmeyince de
Admiral Sir John Thomas Duckworth (1748-1817)
komutasındaki Birle?ik Krallık donanması 19 ?ubat 1807'de Canakkale Bo?azı'ndan
Marmara Denizi
'ne girerek Osmanlı donanmasını yok etti. Donanmasını
?stanbul
limanında demirleyen Duckworth, Osmanlı Devleti ile anla?maya calı?tı. Bir anla?maya varılamadı ama gecen sure boyunca
Sebastiani
'nin de yardımıyla ?stanbul'un savunması guclendirildi. Siperler kazıldı ve ?ehri savunmak icin toplar yerle?tirildi. O gunlerde III. Selim'in ?ehri korumak icin Sebastiani ile birlikte bizzat siper kazdı?ı soylenir. ?ehrin savunmasını kıramayaca?ını anlayan Duckworth donanması geri cekerek ?stanbul limanından ayrılmak zorunda kaldı. Boylece ?stanbul onemli bir bombardıman tehlikesini atlatmı? oldu.
III. Selim Donemi'nde yapılan ıslahat hareketleri
[
de?i?tir
|
kayna?ı de?i?tir
]
Askeri alanda ozellikle subay yeti?tirilmesine onem verilmi?tir. III. Selim; Yenicerilerin ve Tımarlı Sipahilerinin ıslahatıyla ilgili 72 maddelik bir ferman yayınlanmı?tır. Bu maddelerin ana ba?lıkları;
- Yeniceriler
’in
Esame
(kunye) alımı yasaklandı.
[1]
- Nizam-ı Cedit
adlı ilk kez batılı tarzda ordu kurulmu?tur.
- Bu ordunun masraflarını kar?ılamak icin
?rad- ı Cedit
adlı bir hazine kurulmu?tur.
- Askeri okullarda ilk kez yabancı dil (Fransızca) e?itimi ba?lamı?tır.
- Hıdırelles'ten kasım ayına kadar olan talimler uce cıkarıldı.
[1]
- 1790 yılında
Tophane
'de bir okul yaptırmı?tır.
[2]
- 1792 yılında ise
Halıcıo?lu
'da bir
Humbaracı
oca?ı kurmu?tur.
[1]
Bu kı?lanın bir bolumunde istihkamcı, di?er bir kısmında ise humbaracı yeti?tiriliyordu.
[1]
- Daha once
Eyupsultan
'da bulunan
Muhendishane-i Sultan-i
Halıcıo?lu
'na ta?ındı.
[1]
- 1800 yılında
Humbaracı Oca?ı
’na ba?lı olarak
Muhendishane-i Funun-i Berr-i Humayun
kuruldu.
[1]
- Camialtında bulunan
Tersane Muhendishanesi
'ne gemi in?aat bolumu de eklenmi?tir.
[1]
- 1805 yılında yine bu okul, in?aat ve seyru sevafin adlı iki ana bolume ayrılmı?tır.
[1]
- Osmanlı'nın ilk resmi yabancı dili belirlendi (Fransızca).
- ?lk resmi devlet matbaası kuruldu.
- Yerli ticareti korumak icin Avrupalıların, ulke icinde
ticaret
yapmaları yasaklandı.
1789-1807 arası hukum suren III. Selim, doneminde bircok yenili?e imza atmı?tır. Ote yandan bu yenilikleri salt III. Selim'in ki?ili?ine atfetmek ve ondan onceki donemlerinin sadece bir karanlık ca? olarak tanımlanması da cok yerinde de?ildir.
III. Ahmed
doneminde ba?layan yenilikler 1730
Patrona Halil
isyanı ile sekteye u?rasa da, ondan sonra yonetimde olan
I. Mahmud
1730-1754,
III. Osman
1754-1757,
III. Mustafa
1757-1774 ve
I. Abdulhamid
1774-1789 zamanına da azımsanmayacak yenilikler yapılmı?tır. Bu 59 yıllık sureci hicbir ?eyin yapılmadı?ı karanlık bir donem olarak anmak yerine, III. Selim tarafından koklu de?i?ikliklerin yapıldı?ı donemin hazırlandı?ı, bazen yuksek bazen du?uk ama surekli bir de?i?imin oldu?u donem olarak tanımlamak daha do?ru olacaktır. ??te bu de?i?im doneminde de muhalefet hicbir zaman kaybolmamı? ve her zaman isyan boyutunda olmasa da bircok kez kendini gostermi?tir. III. Selim doneminde ise bu muhalefet uc kez belirgin ve catı?ma duzeyinde ortaya cıkmı?tır.
Nihai olarak yenicerilerin yerine gecmek uzere kurulan birliklere Levent ciftli?inde e?itim calı?maları yapılırken, yenicerileri gucendirmemek ve kendilerinin bir parcası sanısı vermek amacıyla da onlara Bostani Tufekcisi ismi verilmi?ti. Ancak bu birli?e ayda 50 akce gibi yuksek bir ucret odenirken Yeniceri Tufekcisi'ne bunun yarısı kadar ucret odenmekteydi, Bostani Tufekcisi'ne ucretsiz olarak ve daha iyi et ve ekmek de veriliyordu. Bu durum yeniceriler arasında huzursuzluk yaratırken, Nizam-ı Cedid askerinden dı?lanan ulema, esamelerden mahrum kalanlar ve Nizam-ı Cedid'i finanse etmek icin ihdas edilen ?rad-ı Cedid hazinesine ek katkıda bulumak zorunda kalan ayanlar, multezimler vb. de bu de?i?imden ho?nut de?ildi. 1805 Nisan'da yapımı tamamlanan
Selimiye Kı?lası
’nın yanındaki
Selimiye Camii
'nde yapılacak ilk selamlık toreninde yenicerilerin yerini Bostani
Tufekci
askerlerinin alaca?ı soylentisi, yeniceriler tarafından uzun zamandır ?uphelendikleri ocaklarının kaldırılması yolunda atılmı? acık bir adım olarak yorumlanmı?, Uskudar'a gecen bazı yeniceriler sa?a sola ate? acmaya ba?lamı? ve
Uskudar Kı?lası
’ndaki Bostani
Tufekci Oca?ı
askerlerini ortadan kaldıracakları tehdidinde bulunmu?lardı. Bunun uzerine III. Selim yonetimi geri adım atarak
Selimiye Camii
'ndeki selamlı?ın ba?ka bir tarihe ertelendi?ini ilan etmi?, yenicerilere de selamlık torenindeki geleneksel yerlerinin korunaca?ı teminatını vermi?ti.
[3]
III. Selim doneminde ba?latılan yenilikler aslında sadece ?stanbul ile sınırlı kalmamı?, tum imparatorluk topraklarına yayılması planlanmı?tı. Fakat merkez yonetiminin otoritesinin zayıflı?ı, sancaklarda ayanların gucu gibi nedenlerle bu hedefe ula?ılamamı?tı. Ba?larda sancaklarda bazı kı?lalar kurulması ya da en azından yeni Bostani tufekciler sancaklara gonderilmesi istenmi? ancak tepkilerden cekinilerek ertelenmi?ti. Ancak 1806 da tekrar ve ozellikle de ?stanbul'dan sonra yenicerilerin en guclu oldu?u ve Balkanlar'daki ayanları do?rudan kontrol altına alabilmek icin onemli bir us olan Edirne den ba?layarak bu plan tekrar yururlu?e koyuldu. Once e?kıya takibini mazeret gostererek
Kadı Abdurrahman Pa?a
idaresindeki Bostani Tufekcisi askerlerini Rumeli'ye gonderilmi?, Da?lı e?kıyası kar?ısında bazı ba?arılar kazanan yeni oca?ın askerlerinden bir kısmı ?stanbul'a geri ca?rılmamı?, Corlu'ya ve Luleburgaz'a yerle?tirilmi?ti.
[4]
Bu duruma acık bir tepkinin gelmemesi uzerine de 1806 ilkbaharında Tekirda?'da asker yazmak ve kı?la kurmak icin harekete gecildi. Tekirda?'daki yenicerilerin Edirne’deki yenicerilerden de aldıkları destekle asker yazılmasına kar?ı cıkması ve bu konudaki fermanı uygulamaya calı?an naibi oldurmeleri kar?ısında ?a?ıran III. Selim yonetimi ilk ba?ta Selimiye Camii vakasında oldu?u gibi geri adım attı, ancak ardından Kadı Abdurrahman Pa?a idaresindeki yeni orduyu donanmanın da deste?i ile Tekirda? ve Edirne'deki asilerin uzerine yolladı.
Yeni orduya Anadolu'da asker yazılması surecince gereksiz yere ?iddet uyguladı?ı icin ele?tirilere u?ramı? olan
Kadı Abdurrahman Pa?a
'nın aynı tavrına Rumeli'de de devam etmesi, Tekirda?'ı ablukaya alan
Donanma-yı Humayun
gemilerinin ?ehri bombardıman etmesi, olayları bir ic sava? ?ekline sokmu?, gecti?i yerlerde ahalinin pasif ve acıktan direni?i ile kar?ıla?an Abdurrahman Pa?a giderek daha da sert yontemlere ba?vurup girdi?i yerle?im merkezlerinde ahalinin malına zorla el koyması gibi geli?meler II. Edirne Vakası olarak adlandırılan bu olayı III. Selim icin iyice icinden cıkılmaz hale getirmi?ti. Ahaliden destek goremeyen Abdurrahman Pa?a kuvvetlerinin ia?e sorunuyla kar?ıla?masının yanı sıra ?stanbul'da da yenicerilerin bir isyana kalkı?abilecekleri korkusu III. Selim’i en sonun da geri adım atmaya zorlamı?, padi?ah Abdurrahman Pa?a kuvvetlerini geri cekerek yeni duzenin Rumeli'de uygulanması politikasından vazgecti?i sozunu vermi?ti.
Nizam-ı Cedit ve Kabakcı Mustafa isyanı (Vaka-yı Selimiye) 1807
[
de?i?tir
|
kayna?ı de?i?tir
]
III. Selim, Avusturya ve Rusya'yla
Zi?tovi
ve
Ya? Antla?maları
ile barı?ı sa?ladıktan sonra, cok uzun zamandır tasarladı?ı ordusal yenilik hareketlerini 1793 yılında,
Buyuk Duzen
anlamına gelen
Nizam-ı Cedit
adında ordu kurarak ba?lattı. Yeni ordu
Levent
ciftli?inde talimlere ba?ladı. 1.600 asker ?stanbul'a, di?er 12.000 ki?i ise Osmanlı’nın di?er eyaletlerine gonderildi.
[5]
Nizam-ı Cedit ordusunda uygulanan e?itimler, zamanla imparatorlu?un co?u yerinde uygulanmaya ba?landı.
[5]
Rus gemilerinin
?stanbul Bo?azı
'na hareketlerini durdurmak amaclı,
?stanbul
ve
Karadeniz
'in olası noktalarına da Nizam-ı Cedit programı uygulanmı?tır.
[5]
Fransa ve Prusya'dan getirilen uzman ve danı?manlar bu yeni ordunun kurulmasında yardımcı oldular. Nizam-ı Cedit ordusu Mısır'ın savunmasında ba?arılı oldu ancak
1806-1812 Osmanlı-Rus Sava?ı
'nda Ruslara kar?ı fazla bir ba?arı gosteremedi.
Bu arada
Yeniceriler
arasında Nizam-ı Cedit'e kar?ı olan rahatsızlık git gide buyumekteydi. 1807 yılında yeniceriler Nizam-ı Cedit ordusunun kaldırılması talebiyle
Kabakcı Mustafa
'nın liderli?i altında ayaklandılar. III. Selim Nizam-ı Cedit ordusunu da?ıtmak ve 29 Mayıs 1807 tarihinde de kendisi tahttan cekilmek zorunda kaldı. III. Selim'in yerine tahta gecen
IV. Mustafa
'nın doneminde Osmanlı ba?kentinde buyuk bir karga?a ya?andı. Yeniceriler ?ehirde bir teror ortamı yarattılar. Eski
Nizam-ı Cedid
askerlerini kapı kapı dola?arak bulup oldurduler. Padi?ahın hicbir otoritesi kalmadı. Eski
Nizam-ı Cedid
taraftarlarından Ruscuk ayanı
Alemdar Mustafa Pa?a
bu karga?aya son vermek ve III. Selim'i tekrar tahta gecirmek amacıyla bir ordu olu?turarak Edirne'den 16.000 sadık askeri ile ?stanbul'a yurudu.
[6]
Alemdar Mustafa Pa?a
saray kapısında ordularıyla bekleyerek
IV. Mustafa
'yı tahttan inmeye zorlamaktayken
IV. Mustafa
kendisi yerine tahta cıkarılabilecek iki Osmanlı hanedanı uyesini bo?durtmaya karar verdi. Boylece hanedanın tek uyesi olarak kaldı?ı icin kendisinin tahtta bırakılaca?ını hesaplamı?tı. ?syancılar harem dairesinde ibadet etmekte olan sultana saldırdılar.
[7]
III. Selim kendisini bo?mak icin saraydaki odasına gelen cellatlarla buyuk bir mucadele verdi ama sonunda can verdi.
IV. Mustafa
'nın adamları padi?ahın karde?i
?ehzade Mahmut
'u da oldurmek istediler ancak Mahmud ona sadık kalmı? olan cariyeler ve hizmetkarların yardımıyla sarayın damına cıkartıldı ve boylece olumden kurtuldu.
[8]
Saray kapısını kırarak saraya giren
[7]
Alemdar Mustafa Pa?a
askerleriyle saraya girdi?inde III. Selim'in naa?ıyla kar?ıla?tı. Bu esnada ?ehzade Mahmut can guvenli?inin sa?landı?ını gorunce ortaya cıktı ve
IV. Mustafa
'nın yerine tahta cıkarıldı. Boylece III. Selim yapmak istedi?i yeniliklerin u?runa ya?amını kaybetmi? oldu. Ancak yerine gecen II. Mahmut III. Selim kadar yenilik yanlısı olmakla beraber siyasi bakımdan cok daha kurnaz davrandı. III. Selim'in yapmak istedi?i yenilikleri yapmakla kalmadı, III. Selim'in canına mal olan yenicerileri de ortadan kaldırmayı ba?ardı (bakınız:
Vak'a-i Hayriyye
).
III. Selim babası ve amcasının e?itimine verdi?i onemden dolayı bilgili ve kulturlu bir ?ehzade olarak yeti?ti. Bir yandan do?u kulturune ilgisini devam ettirirken batı kulturune de ilgi duyuyordu. ?lk defa 1797 yılında III. Selim zamanında
?stanbul
'a
Avrupa
'dan gelen bir grup opera gosterisi sergiledi. Fransız mimar ve ressam
Antoine Ignace Melling
?stanbul
'da bircok yapılar in?a etti.
?stanbul'un ce?itli manzaralarını gosteren gravurler cizdi. III. Selim'in kız karde?i
Hatice Sultan
'ın
Melling
tarafından
Ortakoy
semtinde in?a edilen sarayı ?stanbul halkı ve Avrupalılar arasında cok un kazandı. Bir yandan da ele?tirilere neden oldu. III. Selim sık sık kız karde?inin sarayına u?ramaktan buyuk zevk alırdı.
III. Selim ?iir ve muzi?e cok meraklıydı.
?lhami
mahlasıyla bircok ?iirler yazdı ve cok sayıda ?arkı besteledi.
Klasik Turk muzi?indeki
suzidilara
,
?evkefza
, ?evk-u tarab,
Arazbarbuselik
ve
nevakurdi
makamları III. Selim'in bulu?larıdır. Dini muzik olarak
ayin
, durak, nat,
ilahi
formunda, din dı?ı muzik olarak
Kar
, beste,
semai
,
?arkı
, kocekce,
pe?rev
,
saz semaisi
formunda 64 civarında eser bestelemi?tir.
[9]
- Nef-i Zar Sultan
- Husn-i Mah Sultan
- Zib-i Fer Sultan
- Afitab Sultan
- Re'fet Sultan
- Nur-i ?ems Sultan
- Gonca-nigar Sultan
- Dem-ho? Sultan
- Tab-i Safa Sultan
- ^
a
b
c
d
e
f
g
h
Turk ve ?slam ansiklopedisi s. 719 (1980)
- ^
Turk ve ?slam ansiklopedisi s. 720 (1980)
- ^
Asım Efendi, Tarih-i Asım, I, 361
- ^
?smail Hakkı Uzuncar?ılı, “Nizam-ı Cedid Ricalinden Kadı Abdurrahman Pa?a I,” Belleten, 138/35 (1971), s. 263
- ^
a
b
c
Turk ve ?slam ansiklopedisi s. 721 (1980)
- ^
Enver Ziya Karal, Osmanlı Tarihi V. Cilt- Nizam-ı Cedid ve Tanzimat Devirleri (1789-1856)
. Turk Tarih Kurumu. 2011. s. 88.
- ^
a
b
Enver Ziya Karal, Osmanlı Tarihi V. Cilt- Nizam-ı Cedid ve Tanzimat Devirleri (1789-1856). Turk Tarih Kurumu. 2011. s. 88
. Turk Tarih Kurumu. 2011. s. 88.
- ^
Enver Ziya Karal, Osmanlı Tarihi V. Cilt- Nizam-ı Cedid ve Tanzimat Devirleri (1789-1856). Turk Tarih Kurumu. 2011. s. 88
. Turk Tarih Kurumu. 2011. s. 89.
- ^
"Turk Musikisi Sitesi"
. 17 ?ubat 2010 tarihinde kayna?ından
ar?ivlendi
. Eri?im tarihi: 23 A?ustos 2006
.
|
---|
|
|
---|
Emevi halifeleri
| |
---|
Endulus Emevi halifeleri
| |
---|
|
|
|
---|
Abbasi halifeleri
| |
---|
Abbasi-Memluk halifeleri
| |
---|
|
|
|
|
Osmanlı ?ehzadeleri
|
---|
1. nesil
| |
---|
2. nesil
| |
---|
3. nesil
| |
---|
4. nesil
| |
---|
5. nesil
| |
---|
6. nesil
| |
---|
7. nesil
| |
---|
8. nesil
| |
---|
9. nesil
| |
---|
10. nesil
| |
---|
11. nesil
| |
---|
12. nesil
| |
---|
13. nesil
| |
---|
14. nesil
| |
---|
15. nesil
| |
---|
16. nesil
| |
---|
17. nesil
| |
---|
18. nesil
| |
---|
19. nesil
| |
---|
20. nesil
| |
---|
21. nesil*
| |
---|
22. nesil*
| |
---|
23. nesil*
| |
---|
24. nesil*
| |
---|
25. nesil*
| |
---|
Not
| *
Osmanlı ?mparatorlu?u bu donemde artık resmi olarak ortadan kalktı?ı icin resmi bir anlam ta?ımamaktadır.
|
---|
|
---|
*
?ehzade Mustafa'nın taht icin ayaklanmadı?ına dair yaygın bir goru? de bulunmaktadır, Bakınız
Yılmaz Oztuna
,
Buyuk Turkiye Tarihi
c.4 s.184
|
|
Klasik Turk muzi?i bestecileri
|
---|
|