한국   대만   중국   일본 
Transseksuellik - Vikipedi ?ceri?e atla

Transseksuellik

Vikipedi, ozgur ansiklopedi
Ankara 'daki onur yuruyu?unde elinde “Ben transım buradayım alı?ın” yazılı pankart ta?ıyan transseksuel, 20 Mayıs 2012.

Transseksuellik , ki?inin, kendisini atanmı? cinsiyetine ait hissetmeyerek farklı bir cinsiyet kimli?ini benimsemesi durumudur. Transseksuellik, ki?inin cinsiyet kimli?ini belirtir, bu sebeple cinsel yonelim ile karı?tırılmamalıdır. Transseksuel bir ki?i heteroseksuel , homoseksuel , aseksuel ya da biseksuel gibi cinsel yonelimlere sahip olabilir. [1]

Transseksuel ki?iler istekleri halinde kendilerini tanımladıkları cinsiyete kalıcı geci? yaparken tıbbi yardım alabilirler. Bu geci? surecinde hormon terapisi ve cinsiyet de?i?tirme ameliyatı gibi uygulamalarla bedenlerinin tanımlandıkları cinsiyete uyum sa?laması amaclanır.

Transseksuellik, ki?inin davranı?larından cok ic dunyasında kendisini farklı cinsten biri gibi gormesi ve hissetmesidir. Bu yuzden transseksuelleri dı? gorunu?lerinden belirlemek soz konusu de?ildir. Cunku kendilerini farklı cinsten hissettiklerini dı? gorunu?lerine her zaman yansıtmazlar. Travestilikten farklı olarak giyim, fiziksel gorunum ile davranı?lardan ote transseksuellerin bir kısmı cinsiyet geci? ameliyatı gecirerek sosyal ve hukuki olarak farklı cinsiyete gecerler. [2]

Transseksuel bireyler aslında bedensel acıdan ya erkek ya kadındırlar fakat kendilerini, bulundukları cinsiyetten ba?ka cinsiyete ait hissederler ve olabildi?ince hissettikleri cinsiyetin ozelliklerine burunurler. Yani bedenleri farklı olsa da kendilerini hissettikleri cinsiyettedirler. Transseksuelli?in ne olcude hastalık olarak de?erlendirilmesi gerekti?i, kesinlikle cok tartı?ılan bir konudur. Dunya Sa?lık Orgutu’nun ( WHO ) uluslararası hastalık sınıflama olcutu ICD-10’a gore bir ruhsal rahatsızlık turu olarak tanımlanmaktaydı. [3] Dunya Sa?lık Orgutu (WHO) Haziran 2018'de trans kimlikleri ruhsal bozukluk kategorisinden cıkarttı. [4]

Tanımı [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Fiziksel acıdan kadınsı ozelliklere sahip fakat eril cinsiyet kimli?inde olan bireyler, kadından erke?e transseksuel, yani trans erkek olarak nitelendirilmektedir. Fiziksel acıdan erkeksi ozelliklere sahip fakat di?il cinsiyet kimli?inde olan bireyler ise trans kadın olarak tanımlanmaktadırlar. Transseksuel bireylerden bazıları, erkekten kadına transseksuellik ( MTF ) ve kadından erke?e transseksuellik ( FTM ) kavramlarını reddetmektedir [ kaynak belirtilmeli ] cunku onlara gore bu yeni kavram, onların asıl yani yaratılı?taki cinsiyet kimli?ine, cinsiyet belirleyici olarak uymamaktadır. [ kaynak belirtilmeli ] Aynı zamanda bu iki kavram, bedensel ozelliklerin de?i?imini ve davranı? de?i?ikliklerini de ele aldı?ından cinsiyet de?i?imine olanak sa?lamaktadır.

Transseksuellere gore, onların asıl cinsiyetleri (bedensel ve davranı? de?i?iklikleri de dahil) de?i?tirilemez oldu?undan ele?tirmenlere gore de onları bu kavramlarla nitelendirmek do?ru de?ildir. Eski tıp kaynakcalarında yer alan, hissedilen cinsiyetin yerine, bedensel cinsiyetin on planda tutuldu?u transseksuel kadın (trans kadın yerine gecen) ve transseksuel erkek (trans erkek yerine gecen) kavramları, co?u transseksuel tarafından reddedilmi? ve gunumuzde de kullanımdan kalkmı?tır. Tıbben veya hukuken cinsiyeti uygun hale getirilmi? transseksuel bireyler ise artık transseksuel olarak adlandırılmamaktadırlar. Bu bireyler icin kullanılan kavramlar “transseksuel gecmi?i olan erkek” ve “transseksuel gecmi?i olan kadın”dır veya en basiti “kadın” veya “erkek” kavramlarıdır.

Transseksuel kavramının tarihi [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Cinsiyet rolunu de?i?tiren insan olgusu, antik ca?lardan beri bilinmektedir. 20. yy.ın ba?ından itibaren, cinsiyet de?i?imine ili?kin tıbbi olanaklar do?du?undan, bu yy.dan once transseksuellik ve transvestizm arasında ayrım yapılmamaktaydı. Daha do?rusu cinsiyet kimli?i kesin bicimi ayırt edilmemekteydi. Bunun yanı sıra, bilinen cinsiyet kimli?i vakalarına ili?kin veya gunumuzdeki cinsiyet rolu de?i?imleri icin ba?ka sebepler olup olmadı?ı soruları da, belge eksikli?inden dolayı acıklanamamaktaydı.

Alman doktor ve seks ara?tırmacısı Magnus Hirschfeld , 1910 yılında ara sıra veya duzenli olarak "kar?ı cinsiyetin kılı?ına giren insanlar" icin, travestilik kavramını kullanmı?tır. Sadece kılık kıyafette de?il, ayrıca bedensel anlamda da kendini di?er cinsiyete uydurmaya calı?an bireyler icin ise Hirschfeld, 1923 yılında ?Seks a?amaları bulteninin son basımında- “ ruhsal transseksuellik” kavramını kullanmı?tır. Bunun yanı sıra transseksuelli?i, transvestizmden farklı bir olarak yonelme de?il, aksine ona gosterilen yo?un bir e?ilim olarak nitelendirmektedir. Hirschfeld’in yayınları ve seks ara?tırma enstitusu hakkında yo?un fikir sahibi olan Harry Benjamin, 1953 yılında Transvestizm ve Transseksuelizm adlı makalelerinde, “ruhsal transseksuellik” kavramını kullanmı? ve 1966 yılında da Transseksuel Fenomeni adlı kitabıyla bu kavramı, seksuel tıbba kazandırmı?tır.

1949 yılında yayınlanan makalesinde, transseksuel psikopatisi kavramını kullanan David O. Cauldwell yine bu yıllarda, bu kavramın oncusu olarak gorulmu?tur. Cauldwell ve Benjamin’in calı?malarında transseksuellik kavramı gunumuzdeki anlamıyla kullanılmı?tır. 90’lı yıllarda da transseksuellik kavramı, fiziksel rahatsızlıkların te?hisli ve statik el kitabı olan DSM-IV’den cıkarılmı?, yerine cinsiyet kimli?i rahatsızlı?ı kavramı kullanılmaya ba?lanmı?tır. Buna kar?ın ICD-10’da (Dunya Sa?lık Orgutu’nun uluslararası hastalık sınıflama olcutu) bu iki kavram hala e? anlamlı olarak kullanılmaktadır. Transseksuellik F sınıfı altında (fiziksel ve davranı? rahatsızlıkları) ve f64.O. noktasında yer alan bir rahatsızlıktır.

Transseksuelli?in tarihi [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

1950’li yıllarda, Amerika’daki transseksueller, hormon tedavisi gorebilmekteydi. Bu yıllarda, bu yeni ara?tırma alanının oncusu olan Harry Benjamin , bircok transseksuel bireyle ilgilenmekteydi. Benjamin co?u i? arkada?ının aksine, transseksuelli?i fiziksel bir rahatsızlık olarak gormemekteydi. O, bireylerin bedensel cinsiyetlerinin, cinsiyet kimliklerinden uzakla?tı?ının farkındaydı.

1952 yılında, basın ilk kez cerrahi yolla cinsiyetini de?i?tiren (erkekten-kadına) Amerikalı transseksuel Christine Jongensen ilgili bir haber yapmı?tı. Dini kesim, bu tur operasyonları iyi kar?ılamayıp hastanelere baskı yaptı?ından, transseksuel bireyler cerrahi operasyonlar icin yurt dı?ına gitmek zorundaydı (oncelikli olarak Casablanka’daki Georges Burou ve Meksika’ya). Ayrıca Amerika’da transseksueller psikopati olarak goruluyor ve zorla hastaneye yatırılıp elektro?ok veya antipati tedavisi uygulanıyordu. 1966 yılında ise Johns Hopkins Baltimore ’daki tıp merkezinde cinsiyet kimli?i klini?i kurmu?tu. Bu klinikte, cinsiyet de?i?imine dair gerekli onlemler de alınmaktaydı. 1969 yılından sonra da, Stonly Diber gibi bircok unlu ara?tırmacının calı?tı?ı daha ba?ka uzmanlık klinikleri de acılmı?tır.

Nedenleri [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Transseksuelli?in etiyolojisi, ba?ka bir deyi?le transseksuelli?in nedenleri, bircok transseksuelin, doktorların, psikologların, di?er ruh sa?lı?ı profesorlerinin ve transseksuellerin aile uyeleri ve arkada?larının ilgi konusudur. Transseksuellik, cinsiyet kimli?inin do?umda belirlenen cinsiyetten ve bu cinsiyetin tipik davranı?larından farklı ifade edilmesiyle ilgidir. Bu huzursuzluk, cinsiyet ho?nutsuzlu?u olarak adlandırılır. [5]

Beyin fonksiyonuyla ilgili ara?tırmalar [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

1995’te Zhou ve meslekta?ları tarafından yapılan bir ara?tırmada beyinde bed nucleus stria terminalis (BSTc) adı verilen bir bolgenin (seks ve endi?e tepkileriyle ilgili bir bolge) buyuklu?u erkekten kadına transseksuellerde kadınlardaki buyuklukte, kadından erke?e transseksuellerde ise erkeklerdeki buyuklukte oldu?u bulunmu?tur. Ama cinsel yonelimle ilgili bir ba?lantı bulunamamı?tır. Ara?tırmadaki transseksueller daha once hormon terapisi almı?tır. Ama kontrol grubundaki hormon seviyeleri normal olmayan biyolojik kadın ve erkeklerde BSTc’nin buyuklu?u kendi cinsiyet kimlikleriyle uyumlu oldu?u bulundu?undan, BSTc ile hormon seviyesi arasında bir ili?ki olmadı?ı sonucuna varılmı?tır. Ara?tırma, transseksuelli?in norobiyolojik bir temeli oldu?unu desteklemektedir. [6]

2000’de Kruijver ve meslekta?ları tarafından yapılan bir ara?tırmada transseksuel ve transseksuel olmayan ki?ilerin BSTc’lerindeki noron sayıları incelenmi?tir. Kadından erke?e transseksuellereki noron sayıları erkeklerin aralı?ında, erkekten kadına transseksuellerinkinin ise kadınların aralı?ında oldu?u bulunmu?tur. Ama cinsel yonelimle ilgili bir ba?lantı bulunamamı?tır. Transseksuellerin biri haric hepsi daha once hormon terapisi almı?tır. Ama 1995’teki ara?tırmada oldu?u gibi transaeksuel olmayan kadın ve erkeklerin bazıları da, ce?itli nedenlerden dolayı hormon seviyeleri normalin dı?ında olan ki?ilerden olu?uyordu. Hormon seviyeleri normal olmayan biyolojik kadın ve erkeklerin BSTc’deki noron sayılarının cinsiyet kimlikleriyle uyumlu cıkması ve daha once hic hormon terapisi almamı? ama kendini kadın gibi hisseden bir erke?in BSTc’deki noron sayısının kadınların aralı?ında cıkması, BSTc’deki noron sayısıyla hormon seviyesi arasında bir ili?ki olmadı?ını gostermektedir. Bu ara?tırma da transseksuelli?in norobiyolojik bir temeli oldu?unu desteklemektedir. [7]

2002’de Chung ve meslekta?ları BSTc’deki seksuel dimorfizmin (cinsiyete gore de?i?iklik gostermesi) yeti?kinli?e kadar olu?madı?ını bulmu?tur. Chung, bu bulgu sonucunda BSTc’deki farklılı?ın transseksuelli?e yol acmadı?ı, ki?ilerin cinsiyet kimlikleriyle biyolojik cinsiyetlerinin uyu?maması sonucu bu farklılı?ın transseksuel ki?ilerde yeti?kinlikte olu?tu?unu one surmu?tur. Yani transseksueller BSTc’leri farklı oldu?u icin transseksuel de?ildirler. Transseksuel oldukları icin BSTc’leri farklıdır. [8]

2008’de Garcia-Falgueras ve Swaab tarafından yapılan bir ara?tırmada transseksuel ve transseksuel olmayan ki?ilerin on hipotalamuslarındaki INAH3 adı verilen bolgenin hacmi ve noron sayıları incelenmi?tir. Kontrol grubundaki erkeklerin INAH3’lerinin hacmi, kontrol grubundaki kadınlarınkinden ortalama 1,9 kat daha buyuk, noron sayılarının ise 2,3 kat daha fazla oldu?u bulunmu?tur. Erkekten kadına transseksuellerin sonucları kadınların aralı?ında cıkarken, kadından erke?e olan transseksuelin (sadece bir kadından erke?e transseksuel denek vardır) sonucu erkeklerin aralı?ında cıkmı?tır. Tum transseksueller daha once hormon terapisi almı?tır. Ama menopoz oncesi ve menopoz sonrası donemde olan kadınların INAH3’lerinin hacim ve noron sayısı bakımından aynı aralıkta olması, erkekten kadına olan transseksullerinin sonuclarının kadınların aralı?ında cıkmasının nedeninin ostrojen hormonu almaları olmadı?ını gostermektedir. Transseksuellerin INAH3’lerindeki farklılık, kısmen de olsa beyinlerindeki erken seksuel farklılı?manın bir i?areti oldu?unu gostermektedir. [9]

Yine 2008’de Ivanka Savic ve meslekta?ları tarafından yapılan bir ara?tırmada biyolojik erkek ve kadınların ve gynephilic erkekten kadına transseksuellerin (kendini kadın hisseden ama cinsel yonelim olarak yine kadınlara ilgi duyan erkek, ba?ka bir deyi?le translezbiyen) erkeklik ve kadınlık kimyasalları olan AND ve EST ’i kokladıkları zaman beyinlerinin hangi kısımlarının aktivite oldu?u incelenmi?tir. Kadınlar ve GEKT’ler erkeklik kimyasalı AND’ı kokladıklarında hipotalamusları aktivite olurken kadınlık kimyasali EST’? kokladıklarında amigdala ve piriform korteks ’leri aktivite olmu?tur. Erkekler ise EST’i kokladıklarında hipotalamus bolgeleri aktivite olmu?tur. Ama GEKT’lerin EST’i kokladıklarında da sınırlı bir hipotalamus aktivitesi gosterdikleri, AND’ı kokladıklarında kadınlarla, EST’? kokladıklarında ise erkeklerle bir hipotalamik kume payla?tıkları bulunmu?tur. GEKT’lerin EST’e kar?ı gosterdikleri hipotalamus aktivitesi sınırlı oldu?u icin GEKT’ler onemli olcude sadece erkeklerden farklılık gostermi?tir. Ara?tırmacılar, GEKT’lerin gosterdikleri aktivitelerin kendi biyolojik cinsiyetlerinden uzak, erkeklerin ve kadınlarınkinin ortasında oldu?u ama a?ırlıklı olarak kadınsal ozellikleri gosterdi?i sonucuna ula?mı?tır. Ara?tırma, transseksuelli?in belli hipotalamik ba?lantılardaki de?i?ken noronal farklıla?manın sonucu olan, cinsiyete gore atipik fizyolojik aktivitelerle ba?lantılı olabilece?ini gostermektedir. [10]

2009’da Gizewski onderli?indeki Alman radyolog takımı biyolijik erkek ve kadınlara ve androfilik erkekten kadına transseksuellere (kendini kadın gibi hisseden ve cinsel yonelim olarak erkeklere ilgi duyan erkekler) erotik sahneler seyrettirilip manyetik rezonans goruntuleme kullanılarak beyinlerinin hangi bolgelerinin aktivite oldu?unu incelemi?tir. Erkeklerin beyinlerinin birkac bolgesinde, kadınlar ve AEKT’lerin gostermedi?i bir aktivite oldu?u gozlenmi?tir. AEKT’lerin gosterdi?i aktivitelerinse kadınsal yonde oldu?u bulunmu?tur. [11]

Yine 2009’daki bir ara?tırmada California Universitesi’ndeki ara?tırmacılar MRG’ler kullanarak biyolojik erkek ve kadınların ve hormon terapisi gormemi? erkekten kadına transseksuellerin (co?unlu?u gynephilic, azınlı?ı androfilik) beyinlerindeki gri madde de?i?imini incelemi?tir. Erkekten kadına transseksuellerin beyinlerindeki gri madde de?i?imi, bir bolge haric erkeklere kadınlarınkinden daha cok benzedi?i bulunmu?tur. Erkekten kadına transseksuellerin beyinlerindeki gri madde de?i?iminin kadınlarınkine benzedi?i tek bolgenin sa? putamen oldu?u tespit edilmi?tir. Bu ara?tırma beyin anotimisinin cinsiyet kimli?inde rol oynadı?ını desteklemektedir. [12]

2010’da Rametti ve meslekta?ları difuzyon tensor goruntulemeyi kullanarak erkek ve kadınların ve hormon terapisi gormemi? androfilik erkekten kadına transseksuellerin beyinlerindeki beyaz maddeyi incelemi?tir. AEKT’ler, beyinlerinin bircok bolgesinde hem erkeklerden hem kadınlardan farklılık gostermi?tir. Ara?tırmanın bulgularına gore AEKT’ler, beyaz madde bakımından kadınlar ve erkeklerin ortasında bir sonuc gostermektedir. Ara?tırma, AEKT’lerin beyin geli?meleri sırasında bazı fasikullerinin maskulenle?meyi tamamlamamı? olabilece?ini gostermektedir. [13]

Rametti ve meslekta?ları aynı ara?tırmayı biyolojik erkek ve kadınlar ve hormon terapisi gormemi? gynephilic kadından erke?e transseksueller (kendini erkek gibi hisseden ve cinsel yonelim olarak kadınlara ilgi duyan kadınlar) ustunde yapmı? GKET’lerin beyinlerindeki beyaz maddenin erkeksel yonde oldu?unu bulmu?tur. Ara?tırma, kadından erke?e transseksuellerin beyin yapısının do?u?tan gelen bir farklılık icerdi?ini kanıt gostermektedir. [14]

2010’da yapılan ba?ka bir ara?tırma da Nawata ve meslekta?ları, heteroseksuel kadınların ve cinsel yonelim olarak kadınlara ilgi duyan ve aynı zamanda kadın kimli?ini reddedip kendini erkek hisseden kadınların (gynephilic kadından erke?e transseksueller) pozitron emisyon tomografisini kullanarak beyin bolgesel kan akımlarını birbiriyle kıyaslamı?tır. Kendini erkek gibi hisseden kadınların hicbiri daha once hormon terapisi almamı?tır. Ara?tırma erkekleri icermemesine ra?men, GKET’lerin beyin bolgesel kan akımının erkeksel yonde oldu?u sonucu cıkarılabilmi?tir. GKET’lerin sol on singulat kortekslerindeki kan akımı, heteroseksuel kadınlara gore daha az, sa? insulalarında ise daha coktur. Bu iki bolge bilinc ve cinsel davranı?larla ba?lantılı olmasıyla bilinmektedir. Ara?tırma transseksuelli?in biyolojik bir temeli oldu?unu desteklemektedir. [15]

Genetik ara?tırmalar [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

NR3C4 olarak bilinen androjen reseptoru, testosteron ya da dihidrotestosteronun ba?layıcılı?ı tarafından aktivite edilir. Bu reseptor, birincil ve ikincil erkek cinsiyet karakteristiklerin olu?umunda kritik bir rol oynamaktadır. 2009’da yapılan bir ara?tırmada Hare ve meslekta?ları erkekten kadına transseksuellerde (hem androfilik hem gynephilic), transseksuel olmayan erkeklere gore reseptor geninin kopyalarını daha uzun bulmu?tur. Bu uzun kopyalar, testosteronun ba?layıcılı?ının etkisini azaltmaktadır. Bu bulgu sonucunda ara?tırmacılar beyin geli?iminde androjen ve androjen sinyalinin azalmasının erkeklerde kadın cinsiyet kimli?inin olu?masına neden olabilece?ini one surmu?tur. [16]

CYP17 adı verilen bir genin varyasyonu, cinsiyet hormonlarının metobalizmasında rol oynamaktadır ve erken beyin geli?imini etkilemektedir. Bu varyasyon erkeklerde kadınlara gore daha yaygındır. 2008’de Avusturya’da yapılan bir ara?tırmada, Clemens Tempfer ve meslekta?ları kadından erke?e transseksuellerin %44’unun, transseksuel olmayan kadınların ise %31’inin bu varyasyona sahip oldu?unu bulmu?tur. Ayrıca kadından erke?e transseksuellerdeki alel da?ılımı da erkeklerle e?it cıkmı?tır. Bu bulgu sonucunda ara?tırmacılar bu gen varyasyonunun kadınların kendini erkek gibi hissetme olasılı?ını arttırdı?ını one surmu?tur. [17]

Do?um Oncesi Androjen/El Yanlılık [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

2005’te Scheneider ve meslekta?ları erkeklerin, kadınların, erkekten kadına transseksuellerin ve kadından erke?e transseksuellerin 2D:4D parmak oranlarını kıyaslamı?tır. 2D:4D i?aret parma?ının yuzuk parma?a oranıdır. Ve do?um oncesi androjene ne kadar maruz kalındı?ının i?areti oldu?u du?unulmektedir. Erkekler anne karnında kadınlara gore androjene daha fazla maruz kaldı?ından 2D:4D oranları genel olarak kadınlara gore daha du?uktur. Ara?tırma da erkekten kadından transseksuellerin 2D:4D oranları erkeklere gore daha yuksek, kadınlara ise daha yakın oldu?u bulunmu?tur. Ama kadınlarla, kadından erke?e transseksueller arasında bir fark bulunamamı?tır. Ayrıca hem erkekten kadına hem kadından erke?e transseksuellerin, kadınlara ve erkeklere gore daha az sa? yanlı oldu?u bulunmu?tur. Ba?ka bir deyi?le sol yanlı olma veya her iki elini kullanabilme kabiliyetinin transseksuellerde daha yuksek oldu?u bulunmu?tur. Ara?tırmadaki erkeklerin %95’inin, kadınların %91’inin, kadından erke?e transseksuellerin %79’unun, erkekten kadına transseksuellerin ise %74’unun sa? yanlı oldu?u gozlenmi?tir. [18]

Do?um sırası efekti [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Do?um sırası efekti, cinsel yonelimin bilinen en guclu biyodemografik habercisidir. [19] Bircok ara?tırmaya gore her buyuk erkek karde? bir erke?in e?cinsel yonelime sahip olma ihtimalini bir oncekinin %28-48’i kadar arttırmaktadır. [20] [21] [22] [23] [24] Do?um sırası efekti aynı zamanda erkekten kadına transseksuellerde de gozlenmi?tir. Androfilik erkekten kadına transseksuellerin, gynephilic erkekten kadına transseksuellere gore daha fazla buyuk erkek karde?e sahip oldu?u bulunmu?tur. Bu bulgular Kanada, [25] Birle?ik Krallık, [26] Hollanda [27] ve Polinezya'daki [28] orneklerden elde edilmi?tir.

Geli?imi [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Co?u transseksuel bireyde, “ba?ka biri olma” duygusu, okul oncesi ca?larda geli?mektedir; fakat bu duygu henuz somut olarak ba?layıcı olmayabilir. Bazıları da okul oncesi ca?da bedensel cinsiyetlerinin aksine, kız veya erkek olmak istediklerine dair bir bilinc geli?tirdiklerini belirtmektedir. Bu bilinc, ilk defa ergenlik ya da yeti?kinlik doneminde de ortaya cıkabilmektedir. Boyle bir durumda, cocukluk donemindeki anıların bastırılıp bastırılmayaca?ı sorusu akıllara gelmektedir. Transseksuel bireylerin kar?ıla?tı?ı psikolojik baskılar zamanla artmaktadır; ozellikle ergenlik ve yeti?kinlik donemlerinde. Psikosomatik hastalıklar ve di?er ce?itli psikolojik problemlerin yanı sıra bu baskıların sonucu olarak depresyon ve uyu?turucu kullanımı gibi sorunlarla kar?ıla?ılmaktadır. Co?u transseksuel, er ya da gec cevresini transseksuelli?iyle ilgili bilgilendirmeye, cinsiyet rolunu de kalıcı (resmi) olarak de?i?tirmeye mecbur kalacaktır. Ozellikle kriz evresinde alınan bu tur bir kararın sonucu da bireyin hayatını tehdit edebilmektedir.

Transseksuellik sonucunda ortaya cıkan psikolojik problemlerin zamanı, bireyden bireye de?i?iklik gostermektedir. Bu, bireyin icinde bulundu?u sosyal cevreye ve edindi?i bilgilere de ba?lı olmaktadır. Yalnız de?i?meyen ?udur ki yıllardan beri tıbbi tedavi gormek isteyen bireylerde ortalama ya? oranı giderek du?u? gostermektedir.

Transseksuelli?e e?ilim gosteren cocuklar, co?unlukla cevrelerinin beklentilerine uymaya ve bedensel cinsiyetlerine uygun rolde ya?amaya calı?maktalar. Bu tur baskılar da bedensel acıdan erkek olan transseksuellerde genellikle daha fazla oldu?undan, trans erkek ve trans kadınlarda ya?anan tipik geli?imler farklı olmaktadır:

  • Trans kadınlar, ilk olarak klasik erkek profiline olabildi?ince uyum sa?lamak icin caba harcarlar. Evlenip aile kurmaları sık rastlanan bir olaydır; cunku daha sonra partnerlerini zaten kadın olarak tercih ederler. Ayrıca meslek seciminde, erkek gucu gerektiren alanları secmeleri de yaygın bir durumdur. Eril rolde ya?adı?ı sıkıntılar, kendisini genellikle transvestizm ve a?ırı yuklenme (Overcompensing) evresi arasındaki de?i?im esnasında gosterir. Orne?in, bu evrede kadın kıyafetlerini atıp, ozellikle erkeksi bir gorunum sergilemeye calı?ırlar.
  • Trans erkeklerin evlenip, cocuk sahibi olmaları sık rastlanan bir ?ey de?ildir. Meslek seciminde ise ya cinsiyetin on planda olmadı?ı ya da tipik erkek gucu gerektiren mesleklere yonelirler. Di?il rolde ya?adıkları sıkıntılarını da gunluk hayattaki erkeksi davranı? bicimlerine entegre ederek gosterirler. Bu davranı? bicimi, kadınlarda erkeklerdeki kadınsı davranı? bicimlerine gore daha kolay kabul edilmektedir. Bu nedenlerden dolayı, hala kadın gibi ya?ayan trans erkekler, “avare” veya ozgur gorunurler. Partner olarak erkekleri tercih ettiklerinden, genellikle lezbiyenlere benzetilirler.

Cinsiyet rolunun de?i?imi, onemli sosyal problemlere yol acabilmektedir. Orne?in, her zaman olmasa da, genellikle bireylerin ya?adı?ı ikili ili?kiler sona ermektedir. Cocuklar, co?u zaman anne veya babasının rol de?i?iminin, beklenilenden daha iyi ustesinden gelmektedir. Tabii ki istisnalar da soz konusudur. Bu istisnalar, ergenlik donemindeki veya dı? baskılardan fazlasıyla etkilenmi? cocuklarda gorulmektedir. Bireyin, istifasını vererek, i?ini kaybetmesi de artık sık rastlanan bir olay de?ildir; cunku Avrupa Adalet Divanı , cinsiyet de?i?iminden dolayı bir ki?inin i?ten cıkarılmasının, cinsiyet ayrımcılı?ı oldu?unu acıklamı?tır. Buna ra?men, bugune kadar cinsiyet rolunun de?i?imi sebebiyle psikolojik veya psikoterapik destek almayan transseksueller, bu tur deste?i almaya ba?lamı?lardır; cunku bir birey icin, psikolojik yardım aldı?ını kanıtlamadan, tıbbi ve hukuki olanaklardan yararlanıp rapor alması hemen hemen imkansızdır.

Son yıllarda transseksuel cocu?a sahip aile sayısı giderek artmaktadır. Aynı zamanda transseksuelli?i reddetmek yerine, kabul eden aile sayısında da artı? gorulmektedir. Boyle durumlarda, ergenli?e giri?i yava?latacak tıbbi onlemler alınmaktadır. Bu yolla, cinsiyet ozelli?inin geli?imi engellenmektedir. Bu ozellik, ilerleyen yıllarda buyuk bir masraf ve ?uphe goturen bir ba?arıyla, eski haline yeniden getirilmek zorunda olan veya artık geri donu?u olmayan bir yapıdadır. Bu nedenle, ergenlik doneminde veya bu donemden kısa bir sure sonra, cinsiyet rolunun de?i?mesine karar veren transseksuel bireylerin sayısı giderek artmaktadır.

Kavram tartı?maları [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Co?u birey, transseksuellik kavramını reddetmektedir. Cunku, bu kavram, “seksuellik” kelimesini ca?rı?tırmaktadır. Transseksuellik, bir cinsiyet problemi de?il, aksine seksuel tercihtir. Yalnız, transseksuellik cinsiyet kimli?inin bir sorunudur ve boylece de ozunde seksuelli?in bir turu de?ildir. Transseksueller, alı?ılmı?ın dı?ında seksuel e?ilimleri olan bireyler de?illerdir; aksine sadece yanlı? cinsel organla dunyaya geldiklerine inanan bireylerdir. “Erkekten kadına” veya “kadından erke?e transseksuel” yerine, ele?tirenler daha basit deyimiyle trans kadın veya trans erkek olarak tanımlamayı tercih etmekteler. Almanya’da 1980ler’de one atılan alternatif kavram da “trans kimlik ” kavramıdır. Bu kavram, 1990 yılından itibaren, kesinlikle daha kapsamlı bir kavram olan “trans cinsel”in do?masına zemin hazırlamı?tır. Trans cinsel, bir anlamda do?u?tan sahip oldu?u cinsiyetine ayak uyduramayan insanlar icin ust kavram olarak kullanılırken, di?er anlamıyla bu kavram kendisini iki cinsiyetin arasında hisseden, yani kendini %100 kadın veya erkek olarak nitelendiremeyen bireyler icin kullanılmaktaydı.

Hukuki boyut [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Aralarında Almanya, Avusturya, Belcika , Hollanda, Luksemburg , ?svec, Turkiye ve ?svicre ’nin bulundu?u co?u Avrupa ulkesi ve bunlara ek Avrupa dı?ındaki bazı devletler, transseksuel bireylere isimlerini veya nufus kaydında yer alan cinsiyet bilgilerini, hissettikleri cinsiyete uygun olarak de?i?tirmesine izin vermi?tir.

Almanya [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Almanya’daki transseksuel yasasında (TSG), bu bireylerin isimlerini veya medeni durumlarını de?i?tirebilmesi icin, bir dizi on ko?ul belirlenmi?tir. Bu ko?ulları yerine getirme olana?ı da, ilgili yerel mahkemelerce sa?lanmaktadır. Alman ?ci?leri Bakanı, transseksuel bireyler icin bir dizi onko?ul getirmi?tir. Bunlar arasında, do?um kaydı esnasında yazılan cinsiyetin ve isim de?i?ikli?inin yapılması yer almaktadır.

Bu yasayla da, bir trans kadının cinsiyetini uygun hale getirmek ve artık nufus kaydındaki cinsiyetini duzelttirmek icin fırsat do?mu?tu. Yalnız bu izin, yasalara aykırı gorulmu?tu, cunku evli olmayan ki?iler de nufus kaydındaki cinsiyetini de?i?tirme hakkına sahip olmu?tu. Bu nedenle evli transseksueller, nufus kaydındaki cinsiyetlerini de?i?tirmeden once, evliliklerinin hukuken bitmesi icin cinsiyet de?i?tirme ameliyatına zorlanmı?lardır.

Kaldırılan izinden ba?ımsız olarak, isim de?i?tirme yasasında yer alan yonetmeliklerce, bireyin isim de?i?ikli?i yapması mumkundur.

Avusturya [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

1983 yılındaki transseksuel yasasının yerine gecen 1986 yılındaki yasa, 2006 yılının Temmuz'unda Avusturya Adalet Divanı tarafından yasalara aykırı olarak gorulmu? ve yururlukten kaldırılmı?tır.

?svicre [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

?svicre’de de ozel bir transseksuel yasası yoktur. Yargı, cinsiyet de?i?tirildikten sonra mahkemeye verilen dilekce ile ki?inin ismini ve nufus kaydında yer alan cinsiyet bilgisini duzeltme hakkına sahip oldu?una hukmetmektedir.

Birle?ik Krallık [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Birle?ik Krallık’ta 2004 yılında, transseksuel bireylere cerrahi operasyon veya herhangi bir bedensel uygulama ?art ko?ulmaksızın, do?um kaydını duzelttirme imkanı sa?layan, Gender Recognition Act (cinsiyet onaylama yasası) yururlu?e girmi?tir.

Fransa [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Fransa’da 17 Mayıs 2009 yılı itibarıyla, transseksuelli?i fiziksel ve cinsel rahatsızlık sınıflamasından cıkarmı?tır. 2010 yılında da psikolojik rahatsızlık listesinden cıkarmı?tır. [29]

Di?er [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Belcika ve Luksemburg’da transseksuellere ili?kin durum, Almanya’da oldu?u gibidir. Yargı, genel yonetmeliklerle duzeltme veya de?i?ikli?e izin vermektedir.

Ceza Hukukunda transseksuellik [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Transseksuel bireylerin kar?ıla?tı?ı problemlerden biri de, toplum tarafından farklı muamele gormeleridir. Bu durumda, polis, ceza mahkemeleri ve infaz devreye girmektedir. Ozellikle, her bir tutuklama olayında, cinsiyet kimli?ine uygun davranı? bicimi sorunu ve bireyin bakım sorunları ortaya cıkmaktadır. Yetkili makamlar icin, cozulmesi cok zor olan problemlerden biri de, erkek ve kadınların hapishaneye nasıl yerle?tirilece?ine dair kanun problemidir.

Transseksuelli?in hastalık olarak sınıflandırılması [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Tarihi [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Transseksuellik kavramı, cok eskilere dayanan bir olgusal duruma i?aret eder. Turkiye'de ilk defa Bulent Ersoy'un gecirdi?i cinsiyet de?i?tirme ameliyatı ile toplumun gundemine gelmi?tir. Dunya capında ise, ilk kez 1952 yılında Norvec 'te yapılmı?tır. Bu ameliyatla, Amerikalı George Jorgensen kadın olmu? ve ismini de?i?tirmi?tir.

Cerrahi uygulamaların ba?langıcı birincil lenfoid organların ve ikincil cinsiyet ozelliklerinin de?i?imine yonelikti. Bu de?i?im, cinsel ili?kide bulunma e?ilimini hadımla?tırma gibi yontemlerle tamamen ortadan kaldırma acısından, eski Mısır’dan, Hindistan gibi eski kavimlere kadar uzanırdı. Orne?in do?urganlık ayini Sumerliler ve Anadolu’da, insanların ana Tanrıca Kibele’ye olan ba?lılıklarını gostermek icin yapılmaktaydı. Bu ayinlerde kendinden gecen insanlarla hadımla?tırma torenleri gercekle?tiriliyordu. Hadımla?tırma ayini, Roma ?mparatorlu?u donemine kadar, tanrıca Diana’nın ?erefine de yapılmaktaydı. Bu uygulamalar oncelikle, Orta Ca?’da hadım veya harem a?ası adı altındaki koleler uzerinde uygulanmaktaydı. Bireyleri bayıltmadan ve sıhhi olmayan ortamlarda yapılan bu operasyonlar co?u zaman olumle sonuclanırdı veya bireyin Skrotum (penisin alt bolumundeki kesenin icinde bulunan organlar); bazen de penisi alınırdı.

Tıbbın ilerlemesiyle birlikte, bu tur operasyonlarda olum riski de azalmı?tır. Ba?langıcta yapılan operasyonlar toplumsal ve dini du?uncelerden etkilenerek yapılmı? ve onur kırıcı bir cezalandırma yontemi olmu?tur. Ronesans doneminde, toplumda zamanla yeni bir cinsiyet tablosu geli?mi?ti. Bu olu?an tabloyu takiben, kadınların gucleri giderek artmı?, erke?e ozgu cinsiyet ozelliklerinin nasıl bir ?ey oldu?unu hissetmi?lerdir. Bu esnada da eril cinsiyetlerde de kadına ozgu ozellikler belirmi?tir. Ba?ka cinsiyete ait olma iste?inin, tarihsel ba?lamda ne zaman ortaya cıktı?ına dair kesin bir tarih bulunmamaktadır. Barok ve Rokoko akımları, co?u de?i?imin ve kar?ı cinsin gorunu?une burunmenin moda oldu?unu gostermi? ve bundan yola cıkarak bazı doktorlar 17. ve 18. yuzyıllarda cinsiyet de?i?tirme ameliyatı yapma cesaretini gostermi?lerdir. Bu ameliyatlar, muhtemelen hastanın kendisini iyi hissetmesine yonelik de?ildi. Doktorlar kendi cıkarları do?rultusunda, bilimsel deneylerine katkı da sa?lamak icin bu operasyonları yurutmekteydiler. En bilindik orne?i, androjeni ki?ili?indeki (kadın ve erkek rolunun gerekliliklerini yerine getiren birey) bireyler, daha cok “canavar” adı altında pazarlarda veya sirklerde sunulmaktaydı. Buradan, bu operasyonlarda co?u zaman ilkel aletler kullanıldı?ı sonucu da cıkarılabilir (bıyıklı kadın, sesi de?i?tirilmi? erkek opera aryalarının kalın seste opera soylemeleri gibi).

20. yuzyıl ba?ları/Magnus Hirschfeld

Transseksuel ve ?nterseksuelli?in, fiziksel ve psikolojik sorunlarıyla ilgili ilk onemli bilgiler, doktor ve seksolog Magnus Hirschfeld tarafından, 20. yy.ın ba?larında ortaya atılmı?tır. Hirschfeld homoseksuel, transvestizm ve transseksuel kavramlarını da bulmu?tur. ?nsanların iste?ine gore cinsiyetini de?i?tirmeleri fikrine bilimsel acıdan yakla?ıp, i?e koyulan Hirschfeld sayesinde, 20 yıl icinde, Berlin’deki Seks Ara?tırma Enstitusunun calı?anlarının yardımı ve giri?imiyle, kimlik ve isim de?i?ikli?i; ayrıca sozde “travesti gorunu?u” insanlara acıklanmı?tır. Aynı zamanda ilk cinsiyet de?i?imi ameliyatı yapılmı?tır.

Patolojik tanımlama sonraki evrelerde gev?emi?tir. 1923 yılında, Hirschfeld transvestizmle ili?kilendirilerek kullanılan “transseksuel” sozcu?unu, ilk defa bu kavramdan ayrı tanımlamı?tır. Yakla?ık 2000 sayfalık, cinsiyet bilgisine genel bakı?ında, cinsiyet de?i?tirme iste?inin, a?ırı transvestizmin bir turu oldu?unu gozlemlemi?tir. Hirschfeld bunu ?u ?ekilde dile getirmektedir:

Travestili?in en baskın turunu, sadece yapay anlamda kendini de?i?tiren bireyde de?il, aksine do?al kıyafetini; yani vucudu di?er cinsiyete burumek isteyen bireylerde goruruz. Vucudunu de?i?tirmek isteyen bireylerin en ileri derecesinde, ki?iler ureme organlarını tamamen de?i?tirmek isterler. Bu bireyler, her ?eyden once cinsiyetlerini hislerine gore ?ekillendirmek isterler. Kadınlardaki transvestizmde reglinin durdurulması icin yumurtalıklar alınırken, erkeklerde ise hadımla?tırma yontemi uygulanır. Bu durum gunumuzde cok yaygındır.”

Tıbbi gozlemler [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Transseksuelli?in hastalık olarak de?erlendirilip de?erlendirilmeyece?i veya ne olcude hastalık olarak de?erlendirilmesi gerekti?i tartı?malı bir konudur. ICD-10 sınıflama olcutu, transseksuelli?i F 64,0 derecesinde bir hastalık olarak tanımlamaktadır; fakat transseksuel bireyler kendilerini “hastalıklı” hissetmezler. Onların bakı? acısına “ ba?kalık ” kavramı daha uygun du?mektedir. Bu iki cinsiyet arasında olma hissi, aslında zihinsel interseksuellik gibidir. Tartı?malar, bir ba?ka tartı?maları da beraberinde getirip, engellili?in hastalık olarak gorulup gorulmeyece?i veya ne olcude hastalık olarak de?erlendirilece?i problemini ortaya cıkarmaktadır. Transseksuelli?in hastalık sınıfında yer almasını destekleyenler, toplumda bireylerin, hasta bir insana, sapık veya deli birinden daha ılımlı yakla?tı?ını ve transseksuellerin hasta olarak nitelendirildi?i takdirde toplum tarafından daha kolay kabul edilece?ini tartı?maktadırlar. Bu sınıflandırmaya kar?ı olanlar ise, bu konuyu tartı?makla kalmaz, ayrıca transseksuelli?in kabuluyle, gunumuzde artık hastalık olarak de?erlendirilecek ba?ka ?eyleri de beraberinde getirece?i goru?une kar?ı cıkmaktalar. Bu goru?le ?una dikkat cekmekteler: gunumuzde ?izofreni ve alkolizmin, hastalık sınıfında yer almasına ra?men, ?izofren ve alkoliklerin sayısı giderek artmakta ve dahası toplum tarafından a?a?ılanıp yalnızlı?a mahkum edilmekteler.

Son olarak transseksuelli?e ba?lı hastalıkların farklı oldu?u dikkate alınmalıdır. Bunlar co?unlukla psikosomatik hastalıklara yol acan rahatsızlıklardır (Depresyon, intihar fikri, mide- ba?ırsak rahatsızlıkları). Bunun yanı sıra transseksueller, buyuk olcude depresif ve intihara meyillidirler. Bunun nedeni de ki?ilikleriyle ilgili ya?adıkları ruhsal dengesizliklerdir.

Cinsiyet de?i?tirme ameliyatı [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Cinsiyet de?i?tirme ameliyatı deyince akla, cerrahi onlemler gelmektedir. Bu tur onlemler, birincil veya ikincil cinsiyet ozelliklerinin dı? gorunu?e ve de?i?en cinsiyetin fonksiyonuna gore uyarlanmasıdır. Bu tur mudahaleler interseksuellere ya da trans cinsel bireylere uygulanmaktadır. Yalnız, co?u transseksuel birey de bu tur cerrahi mudahaleleri uygulatmak icin caba harcamaktalar. Herhangi bir kazadan veya hastalıktan dolayı kaybolan cinsiyet ozelliklerini geri getirmek icin de bu tur operasyon tekniklerine gerek duyulabilir.

Bu operasyonlar, interseksuel bireylere ailesinin onayı da alındıktan sonra yapılırken, aynı ?ey interseksuel cocuklar icin soz konusu de?ildir. Bu cocukların ameliyatı, erken ya?ta yapıldı?ından, onlara danı?ılmaz veya onayları beklenmez. Ayrıca gunumuzde, yasalarda birbirine ba?lı, co?unlukla da zıt hormon tedavisiyle yapılan metabolizmaya mudahaleye dair yeterince bilgi yer almamaktadır.

Cinsiyet de?i?tirme mudahalesi, oncelikli cinsiyet ozelliklerine yapılan operasyonlardır. Di?er mudahaleler ise ikincil cinsiyet ozellikleri ile ilgilidir.

A?a?ıda, trans cinsel bireylere yapılan cerrahi mudahaleler yer almaktadır. Bunun yanı sıra, erkeksi gorunen cinsiyet ozelliklerindeki di?il kısımları de?i?tirmek zorunda olan (aynı operasyon tam tersi durumlar icin de gecerlidir) insanlara da bu tur mudahaleler uygulanmaktadır. ?nterseksuel bireylere uygulanan mudahale veya organların yeniden olu?turulmasına yonelik mudahaleler, her bireyde son derece farklı uygulanması gereken operasyonlardır.

Trans cinsellerdeki tıbbi mudahalelerde, seks hormon tedavisi on plandadır. Gunumuz standartlarına gore, operasyonlardan sonra omur boyu suren hormon tedavisi gerekmektedir, cunku vucudun embriyo keseleri alındı?ı icin, hormon eksiklikleri gorulebilir. Bu tedaviyle, di?er cinsiyetin ikincil cinsiyet ozellikleri geli?tirilmektedir. Yalnız, bireyin anatomik cinsiyetinin ikincil cinsiyet ozellikleri co?unlukla korunmaktadır ve aynı ?ekilde oncelikli cinsiyet ozelliklerine olan etkisi genellikle cok azdır. Bu ozelliklerin uygun mudahalelerle dengelenmesi tavsiye edilmektedir.

Boyle bir tedavi, ilk olarak karakter, ikinci olarak da ergenlik icin zemin hazırlamaktadır. Boylelikle, ikincil cinsiyet ozelliklerinin geli?imi ba?latılır. Trans kadınlarda, hormon tedavisi co?u zaman anti-androjenlerle tamamlanmaktadır. Trans kadınlarda, deri daha ince ve kuru yapıdadır. Vucut ya?ları, yuze, go?use , kalca ve makata nakledilir. Tuylenme yava?lar. Testosteronlara ba?lı sac dokulmesi azalır. Yalnız sakal uzamasında, hemen hemen hic de?i?iklik gorulmez. Hayalar buru?ur ve artık sperm uretimi durur. Libido (cinsel istek) azalır. Uzun vadede vucuttaki kas oranı ve vucut dayanıklılı?ı azalır.

Trans erkeklerde ise deri gozenekleri buyur, vucut ya?ı, kalcadan bele nakledilir. Beden gucu ve bu guce ba?lı olarak kaslarda artı? gorulur. Sakal uzar ve tuylenme artabilir. Klitoris geni?ler. Testosteron, duzenli adet kanamalarını durdurur. Ses kalınla?ır ve cinsel istekte artı? gorulur.

Ergenli?in ilk etkilerini, kusursuz bir bicimde geri dondurmek, ne trans kadın ne de trans erkek icin mumkundur. Birincil lenfoid organların de?i?tirilmesi ya da onların geli?imi olanaksız bir ?eydir. Hormon eksikli?inden do?an zararları onlemek icin, omur boyu hormon takviyesi gereklidir.

Hormon tedavisi yerine veya hormon tedavisi deste?iyle, cinsiyet de?i?tirme ameliyatı operasyonu da mumkundur. Bu tedavilerin iste?i, en azından “transseksuelli?in” te?hisi icin de gerekli bir ?arttır.

  • Trans kadınlarda bu i?lem, sakal ve bıyı?ın epilasyonu ve cinsiyeti uygun hale getirme operasyonudur. Bu operasyonla, haya torbası ve hayalar, penisten ayrılmakta ve cinsel birle?meye de imkan sa?layan bir vajina olu?turulmaktadır. Go?us geli?imi de hormon tedavisinden etkilenip cok fazla geli?emedi?inden, co?u trans kadın go?us buyutme ameliyatı olmaktadır. Riskli olmasına ra?men, ses tonunu uygun hale getirmek icin, bo?az bolgesine yapılan operasyonlar da oldukca yaygındır.
  • Trans erkeklerde operasyon, yumurtalık, rahmin alınması ve cinsel birle?meye uygun yapay penisin olu?turulması i?lemlerinden olu?maktadır. Son a?amada yumurtalık ve rahmin alınması, eril hormonların vucuda verilmesiyle bu organlardaki kanser riskini arttıraca?ından, yerinde bir i?lem de?ildir. Hayaların yapılması ve uremenin sa?lanması, trans erkek icin mumkun de?ildir. Bunun yanı sıra uygun bir penisin, gorunu?, fonksiyon ve buyukluk acısından yapılması da sınırlıdır. Bu nedenle co?u trans erkek, bu operasyondan vazgecmektedir.

Cinsiyet de?i?tirme ameliyatı masraf ustlenimi [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Ce?itli ulkelerde (orn; Almanya) sigorta konusunda hukuksal boyutta sorunlar ya?amaktadır. Cinsiyet de?i?tirme ameliyatlarının masrafının tumunun veya buyuk bir bolumunun yasalarla (ozel sigorta gibi) kar?ılanması sorunu, hala sorun te?kil etmektedir.

Bu sorun co?unlukla ?u iki tartı?mayı beraberinde getirmektedir:

  • Her birey, mumkun oldu?unca sa?lıklı ve mutlu bir ya?am surme hakkına sahiptir. Cinsiyet rolunde uygunsuzlu?un hissedildi?i bir ya?am, bu hakkı olanaksız kılmaktadır. Cinsiyet rolunu de?i?tirmek icin, co?u zaman tıbbi yontemlere de gerek duyulmaktadır. Bu yontemlerin ne olcude gerekli oldu?unu, bireyin kendisi belirlemektedir.
  • Tıbbi tedavi gorulmedi?inde, co?u zaman a?ır fiziksel ve psikosomatik hastalıklar ortaya cıkmaktadır ki bu hastalıklar da sonradan yine tedavi olunmasını gerektiren hastalıklardır. Temelde yatan problem cozumlenmezse, kesinlikle hicbir tedaviden uzun sureli bir sonuc elde edilmesi beklenilemez. Transseksuellik tedavisi de ucuz bir tedavi de?ildir, cunku bir ay psikiyatri klini?inde yatmanın, ortalama masrafı erkekten kadına yapılan cinsiyet de?i?tirme ameliyatından daha fazladır.

Tıbbi onlemler [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Tıbbi onlemler, vucudu bireyin hissetti?i cinsiyete olabildi?ince uygun hale getirmeye calı?maktadır. Gunumuzdeki deyi?iyle, “cinsiyet de?i?imi” yanlı? bir tabirdir; cunku co?u cinsiyet ozelli?i di?er cinsiyete donu?turulemez. Bu onlemler, hormon tedavisi, cinsiyeti uygun hale getirme operasyonları ve gerekti?inde, sakalları epilasyonla uzun sureli uzakla?tırma i?lemlerinden olu?maktadır.

Hormon tedavisinde, hedeflenen cinsiyetin seks hormonları vucuda verilmekte ve vucudun kendi hormonlarının geli?imi engellenmektedir. Kaynak 10 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde ar?ivlendi .

Bireysel Mudahaleler [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Transerkek (kadından erke?e)

Mastektomi (ameliyatla go?usun alınması)

Mastektomi, di?il go?us bezelerinin alınıp, erkek go?sunun olu?abilmesi icin, go?us ucları ve derinin en azından bir bolumunun korunarak yapıldı?ı bir operasyondur. Go?us buyuklu?une ba?lı olarak, ba?arılı sonucların alınması icin farklı teknikler uygulanmaktadır. Ongorulen, ilerleyen zamanlarda anla?ılmayacak bir mastektomi uygulamasıdır.

Bu operasyon bir yıl icinde, 6 ay aralıkla 2 defa yapılır ve ozellikle buyuk go?uslere uygulanmaktadır. ?yile?me sureci 3 ile 10 gun arasındadır ve co?u zaman kucuk mudahalelere gerek duyulmaktadır. Bu mudahale neredeyse tum trans erkeklere uygulanmaktadır.

Histerektomi ve Adenektomi (Rahmin ve Salgı veya Lenf bezinin alınması) [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Bu operasyonla, vucut icerisinde yer alan di?il organlar; yani rahim a?zı, yumurtalık ve yumurta kanalı alınmaktadır. Bu tur mudahalede, kanser riski cok fazla oldu?undan, hormon tedavisi ongorulmektedir. Bunun yanı sıra, transseksuel yasasınca ongorulen, aile durumunun de?i?ikli?i de bu tur operasyonlar icin on ko?uldur. Histerektomi, ya karın kesilerek ya da vajina yoluyla endoskopik ?ekilde yapılmaktadır. Bu, gunumuzde standart bir uygulamadır. ?yile?me sureci 3 ile 10 gun arasındadır. Bu mudahale, co?u trans erkeklere uygulanmaktadır.

Ureme Organlarına Yapılan Operasyonlar [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Cinsiyet de?i?tirme ameliyatlarında, kadından erke?e yapılan de?i?ime daha az rastlanmaktadır. Bu ameliyat cok zor bir surectir, cunku yumurtalıkların alınması, meme ameliyatı ve hormon tedavisi gibi surecleri kapsamaktadır. Gelinen en son a?ama ise cinsel organ yapımıdır. Olmayan bir organın yapılması ve bu organı duyarlı hale getirmek cok zor ve kapsamlıdır. Co?u trans erkek bu sebeplerden dolayı bu mudahaleden vazgecmektedir. Bu operasyonda ?u uygulamalara ba?vurulmaktadır: Vajina dudaklarından, haya torbası olu?turulur ve haya implantları silikonla doldurulur.

Metoido Esteti?i [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Hormon tedavisiyle buyutulmu? klitoris , kısmen kendi derisinden kesilir ve idrar yolu kucuk vajina dudaklarından olu?turulur. Hassasiyet mumkun oldu?unca korunmaktadır. Buyuklu?u, 2- 3,5 cm arasındadır ve do?ru teknikler uygulandı?ında, bireyin cinsel birle?me ya?aması da mumkundur.

Bu operasyon, cok da karma?ık bir operasyon de?ildir ve bu uygulamada vucudun di?er bolgelerinden doku nakli yapılmaz. ?yile?me sureci, hastane ko?ullarında 1 ile 2 hafta arasındadır.

On kol Esteti?i [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Baskın olmayan on koldan (co?unlukla sol taraftan), nadiren de ust kol veya kalca altından bir deri parcası alt dokusuyla birlikte damarlara ve sinir uzantılarına aktarılır. Boylelikle penis protezi meydana getirilir. Bazen bu teknik, Metoido esteti?i ile birlikte yapılır ve operasyon iki a?amada gercekle?tirilir. Penis protezi, kan dola?ımına ve duyarlılık yetisine sahip olsun diye, damarlar ve sinir uzantıları birle?tirilir. Bu yontemle, idrar yolları penis protezinin uclarına ta?ınmaktadır.

Operasyonun ba?arısındaki en buyuk pay, cerrahların becerisine du?mektedir ve co?u zaman alınan sonuc, memnun edici olmayabilir. Vucutta co?u zaman buyuk ve goze carpan yara izleri meydana gelmektedir. Operasyonun yontemine ba?lı olarak, hassasiyet mumkun oldu?unca korunmaya calı?ılmaktadır. Penis protezinin buyuklu?u, genellikle 10?12 cm arasındadır. Zaman zaman daha buyuk de olabilir. Kol kalınlı?ına ba?lı olarak, protezin geni?li?i azalabilir. ?kinci operasyona kadar silikon haya ve eklem implantları (bunlar erkeklerde ereksiyon problemiyle ilerlemekte ve penis geni?li?ine pek katkısı bulunmamaktadır) yerle?tirilerek cinsel birle?meye olanak sa?lanmaktadır. Komplikasyonlar, cerrahların becerisine ve ameliyat sonrası tedavilere ba?lıdır. Co?unlukla kucuk mudahalelere ihtiyac duyulmaktadır. ?yile?me sureci 2 ile 6 hafta arasındadır.

Abdominal Estetik (Karın Bolgesi) [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Vucudun iki yanında uzanan karın kaslarından biri kaburga kemikleriyle ayrılır, yuvarlanır, a?a?ıya do?ru katlanır ve kasık kıvrımı bolgesinden faydalanılarak penise benzer ?ekil verilir. Bununla birlikte idrar yolları, penis protezinin ucuna getirilir ve onun cıkı? noktasında de sona erer. Bu oldukca zor bir yontemdir, cunku co?u zaman penis plasti?i kısmen veya tamamen yok olmaktadır. Sonuc, gozle gorulebilir, fakat co?u zaman i?levsel de?ildir veya i?levsellik icin bircok duzeltici mudahalelere gerek duyulmaktadır. Hassasiyet, birkac yıl sonra kısmen sa?lanabilmektedir. Buyuklu?u genellikle 12 cm'dir. Zaman zaman daha buyuk de olabilir. Eklem implantlarıyla cinsel birle?meye olanak sa?lanır. ?lk mudahale icin iyile?me sureci 6 ile 10 hafta arasındadır.

Sırt kası operasyonu: Go?us kası operasyonları, komplikasyon sıklı?ı nedeniyle do?ru bulunmamakta ve on kol esteti?i de buyukluk bakımından olanaklar yetersiz oldu?undan, hastalar icin pek de memnun edici sonuclar ortaya koymamaktadır. Bu gercekten yola cıkarak, son yıllarda uzmanlık alanı kongrelerinde farklı teknikler sunulmaktadır. Bu tekniklerden biri de hedefe yonelik olan ve bu ozelli?inden dolayı dunya capında giderek daha cok merkezde yurutulen sırt kası operasyonudur (bu operasyon en geni? sırt kasından yapılmaktadır). Bu operasyonla, riskin ve i?lev kaybının az oldu?u bir penis yapılabilir. Ayrıca tedavi bitti?inde, orijinal buyuklu?uyle neredeyse aynı olcude bir penis ortaya cıkmaktadır. Berlin’de yapılan uroloji kongresindeki uluslararası forum tartı?masında, on kol esteti?i artık uygulamadan kalkan; dahası eski bir yontem ve onerilmeyen bir operasyon olarak nitelendirilmi?tir.

Trans kadınlar (Erkekten ? Kadına) [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Cinsel organa yapılan operasyonlar

Cinsel organa yapılan operasyonun onculeri, 1920’li yıllarda ortaya cıkmı?tır. Bu operasyonlar, Berlin ve Dresden’deki kliniklerde yapılmı?tır. Nasyonal sosyalistlerin hakimiyetinden sonra, bu merkezler kapatılmı? ve tıbbi belgelerin buyuk bir bolumu ortadan kaldırılmı?tır. Co?u Yahudi doktor, bu donemde surgune gonderilmi?, calı?ma ve ara?tırmalarına farklı ulkelerde devam etmi?lerdir. Danimarkalı ressam Einar Wegenerin, Dresden’li jinekolog Kurt Warnekros aracılı?ıyla yuruttu?u operasyonların belgeleri de muhtemelen Dresden’e yapılan hava saldırılarıyla yok edilmi?tir.

Operasyonlar co?unlukla penisten , damar ve sinirle birlikte alınan uc kısmın bir parcasının dı?a do?ru geni?letilerek ve uygun durumdayken tekrar dikilmesiyle yapılmaktadır. ?lerleyen zamanlarda cinsel iste?i mumkun kılan, kalan sinirler yoluyla yeni bir klitoris meydana getirilir. Aynı ?ekilde idrar yolları da geni?letilerek, uygun olcude kısaltılır. Hayalar, tıpkı penis uzerindeki sertle?ebilir dokularda oldu?u gibi tamamen alınır. Tabii ki, vajinanın sertle?ebilir dokusunda uygulandı?ı gibi teknikler de mevcuttur. Penis derisi ici bo? bir beden kaplaması ile kaplanır ve vajina olu?turulur. Son olarak haya torbalarında, vajina dudakları ?ekillendirilir.

Normal ?artlarda, yakla?ık 14 gun boyunca hastanede kalmak herhangi bir komplikasyon olu?maması icin gerekli bir onlemdir. Co?u durumda, birkac ay sonra, bazı kucuk duzeltmelerin yapılabilmesi icin, bireye ikinci bir operasyon onerilmektedir.

Operasyon teknikleri gunumuzde artık o kadar ilerlemi?tir ki, en azından bazı merkezlerde belirtti?imiz rutin mudahalelerden bahsedilmektedir. Bayan doktorlar artık operasyon sonuclarının, do?al vajinadan neredeyse hicbir farkı olmadı?ını belirtmekteler.

Ses tonu icin yapılan ameliyatlar [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Kadınsı sese ula?mak icin yapılan operasyonlarda farklı teknikler uygulanmaktadır. Bunlar, yonteme ve operatorlere ba?lı olan riskli mudahalelerdir. Co?u zaman seste kısılmalar olabilir ki bu kısılma oldukca dikkat cekicidir. En kotu ihtimalle, ses tamamıyla da kaybedilebilir. Ses teline yapılan operasyonlar bu ihtimallerden dolayı cok yaygın de?ildir, fakat operasyon tekniklerinin giderek profesyonelle?mesiyle, bu uygulama da sıkla?mı?tır.

Aslında germe ve kısaltma yontemleri de mevcuttur. Kısaltma yontemi son yıllarda cok sık tartı?ılsa da, yontemin kalitesi giderek artmaktadır. Berlin, Stuttgart ve Wurzburg’ta da bu yontemle cok iyi sonuclara ula?ılmı?tır.

Konu?ma bozuklukları tedavisi bu mudahaleyi tamamlayıcı bir gorev ustlenmektedir ve co?u erkekten kadına transseksueller icin de ilk secenektir.

Adem elmasının (gırtlak cıkıntısı) kucultulmesi [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Gırtla?ın; yani adem elmasının goze batan bir buyuklu?u varsa, bu operasyona gerek duyulmaktadır. Bu sorunsuz bir operasyondur.

Di?er mudahaleler [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Acıklanan bu uygulamanın yanı sıra, bazı durumlarda (her ?eyden once plastik cerrahi de) ba?ka operasyonlara gerek duyulmaktadır. Bu mudahaleler de, ozellikle hastalık sigortasıyla masrafların kar?ılanması icin on ko?ul olan tıbbi gerekirlilik tartı?ılmaktadır. Orne?in bu tur operasyonlar, burnun, cenenin veya elmacık kemiklerinin kucultulmesi ya da uygun mudahalelerle doldurularak yumu?aklı?ının sa?lanmasıdır.

?lk tedavi ve operasyon denemeleri [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

1900’lu yıllarda seks hormonunun etkisi ke?fedilmi?ti. Kimyasal tecritle seksuel tıpta yeni bir sayfa acılmı?tır: Vucudu di?er cinsiyete uyarlamadaki hormonal de?i?imin ilk denemelerinde, ureme organlarının nakline ba?lanmı?, 1918’li yıllarda haya ve yumurtalıkların alındı?ına dair bilgiler verilmi?tir.

20'li yılların ba?ında ilk cerrahi cinsiyet de?i?imi yapılmı?tır.

Cerrahlar, 1. Dunya Sava?ı sırasında ureme organlarına yapılan ameliyatı , yaralıları tedavi amaclı uygulamı?lardır. Bunun yanı sıra tıpcılar, ba?arısızlı?a u?rayan deneyler sayesinde “Normalle?tirme” ve Homoseksuellikten Heteroseksuelli?e yonlendirici yo?unla?tırmaya ili?kin bircok yeni bilgi edinmi?lerdir. Seks Ara?tırma Enstitusu hem bireyin psikolojik hazırlanma surecinde, hem de operasyonların yurutulmesinde onemli rol oynamı?tır. Co?u hasta, kendisine rahatsızlık veren hayalarının veya yumurtalıklarının alınmasını talep etmi?tir.

Tam anlamıyla uygulanan ilk cinsiyet de?i?tirme ameliyatını, Seks Ara?tırma Enstitu muduru Felix Abraham , 1931 yılında “iki eril travestinin cinsiyet de?i?imi” adı altında rapor etmi?tir. Abraham, bu travestilerin konsultasyonundan sorumluydu. 30’lu yıllarda, ilk estetik operasyonlar adım adım uygulanmaya ba?lamı?tır ve Abraham, Dr. Levi Lenz’in yardımıyla hadımla?tırma ve yumurtalıkların alınması operasyonlarını tanımlamı?tır. Dr. Levi Lenz bu yıllarda vajinaya ?ekil verme operasyonlarıyla ilgilenmekteydi.

Gunumuzdeki durum [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

20. yuzyılda cinsiyet de?i?tirme ameliyatlarında uygulanan yontemler oldukca ilerlemi?tir. Cerrahi operasyonlarda ya?anan bu geli?meler, konservatif tedaviler icin de soz konusu olmu?tur. 1950’li yıllarda uygulanan tıbbi yontemler, ozellikle Amerikalı doktorlar arasında yaygındı. Cerrahi operasyonların, co?u zaman bir ile be? ya? arasında; cinsiyet yoneliminin henuz tam olarak belirlenemedi?i cocukluk donemlerinde bireylere uygulanması rutin bir uygulamaya donmu?tu. Zamanın doktorları icin bu, cok faydalı bir uygulamaydı, cunku ilk operasyonlar akabinde ikincil operasyonları getirmi?tir ve dahası bireyleri, omur boyu surecek olan hormon tedavisi uygulamasına yonlendirmi?tir. Ayrıca bircok yeni yontem geli?tirilmi?tir. Orne?in; son derece acılı bir yontem olan geni?letme operasyonu. Bu operasyonla yapay vajinaya penis benzeri bir alet yerle?tirilir ve birle?me yetisine sahip olması icin yapay vajina geni?letilir.

Gunumuzdeki konservatif modern tedavilerin, 1950 ve 1960'lı yılların aksine cok daha az yan etkisi bulunmaktadır. 1960 ve 70'li yıllarda bile co?u zaman, hormon tedavisine ba?lı sac dokulmesi, di? curukleri ve mantar hastalıkları gozlenmekteydi. Tıbbi uygulamalar, lazer tekni?i ve yeni metotlar sayesinde estetik cerrahi uygulamasını kolayla?tırmı?tır. Bu da vucuda uygulanan daha bircok radikal mudahaleler olabilece?i anlamına gelmektedir.

Turkiye'de Durum [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Bir birey, kendi hayatını hangi bedende surdurmek istedi?ine kendisi karar verebilir, ancak boyle bir sistemin, hukuksal boyutu da mevcuttur, cunku cinsiyet de?i?tirme ameliyatlarının devlet tarafından kabulu de gerekmektedir.

Turkiye'de hukuksal ba?lamda, transseksuellerle ilgili duzenleme, ilk kez 1988 yılında yasaya eklenen bir fıkra ile olmu?tur. Bu yapılan duzenlemeyle, cinsiyetlerini de?i?tiren transseksuellerin, sa?lık raporlarıyla birlikte, mahkemeye gittikleri takdirde, de?i?tirdi?i cinsiyete uygun kimlik alabilme hakkına sahip olurlar. Evlilik gibi faktorler de, ki?inin mahkemeye ba?vurmasına engel de?ildir. Yalnız, cinsiyet de?i?imi ile birlikte, evlili?in kendili?inden bitece?inin kabul edilmesi gereklidir. Cocu?un vekaleti ise, mahkeme kararıyla taraflardan birine verilir.

2002 yılında ise, bu konuyla ilgili bir duzenleme daha yapılmı?tır ve 18 ya?ını doldurmu?, evli olmayan, transseksuel yapıda oldu?unu kabul eden, bunun ruhsal zorunlulu?unu kaldırabilen ve omur boyu ureme yetene?inden mahrum kalaca?ını bilen bir ki?i, tum bunları bir sa?lık raporu ile belgelerse, ?ahsen mahkemeye ba?vurup, cinsiyet de?i?ikli?i talebinde bulunabilir. Verilen izinle birlikte, uygun bir cinsiyet de?i?tirme ameliyatı gercekle?tirildi?inin de belgelendi?i halde, nufus sicilinde gerekli duzenleme yapılmasına karar verilir.

Eski duzenlemeye oranla, yeni duzenlemede cok onemli farklılıklar var oldu?u soylenebilir. Bu duzenlemeyle birlikte, evli ki?ilerin ameliyat olamaması, rapor ve mahkeme kararı almaksızın yurt dı?ında ameliyat olup, Turkiye’de nufusuna ili?kin duzenlemeler talep etmesi gibi konular, tartı?maları gundeme getirecektir.

Uygulamada kar?ıla?ılan sorunlar [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Turkiye’de cinsiyet de?i?tirme ile ilgili kanunlar olmasına ra?men, uygulamada onemli sorunlar ya?anmaktadır. Bunlardan biri, ameliyat olmu? bireyin i? hayatında ya?adı?ı sıkıntılardır. ?? ba?vurusu yapan bireyden talep edilen nufus kaydı sonrasında, kayıtlarda yer alan ameliyat oncesi kimli?inin gorulmesi, ki?inin ozel hayatına zarar verir.

Di?er bir sorun da yasalarda yer alan ozurluluk olcutu, sınıflandırılması uyarınca vucut fonksiyon kaybı cetvelinde bulunan transseksuellere ili?kin duzenlemedir. Bu cetvele gore, transseksuellik, ozurluluk durumu olarak de?erlendirilmektedir.

Turkiye'de ic hukukta da buyuk sorunlar ya?anmaktadır.

Ayrıca bakınız [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

Kaynakca [ de?i?tir | kayna?ı de?i?tir ]

  1. ^ Civan, Yaprak (29 Mayıs 2020). "Cinsiyet Kimli?i ve Cinsel Yonelim: LGBTI+ Terminolojisi" . themagger.com . 16 Temmuz 2020 tarihinde kayna?ından ar?ivlendi . Eri?im tarihi: 16 Temmuz 2020 .  
  2. ^ Transseksuel Kadınların Ba?arıları 4 Ocak 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde ar?ivlendi . Yayın: 2001, Yazar: Lynn Conway (Turkce)
  3. ^ "Transseksuelleri Hasta ?lan Etmeyi Bırakın!" 31 A?ustos 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde ar?ivlendi . Yayın tarihi: 14 Ekim 2009
  4. ^ Ba?ar, K., & Yuksel, ?. (2014). Cocukluktan yeti?kinli?e cinsiyet kimli?i ile ilgili sorunlar: uygun de?erlendirme ve izlem. Psikiyatride Guncel, 4, 389-404.
  5. ^ Curtis, R.; ve di?erleri. (Mart 2009). "Transgender experiences ? Information and support" (PDF) . NHS. s. 12. 19 Eylul 2012 tarihinde kayna?ından (PDF) ar?ivlendi . Eri?im tarihi: 1 Temmuz 2012 .  
  6. ^ Zhou, Jiang-Ning; Hofman, Michel A.; Gooren, Louis J. G.; Swaab, Dick F. (1995). "A sex difference in the human brain and its relation to transsexuality". Nature . 378 (6552). ss. 68-70. doi : 10.1038/378068a0 . PMID   7477289 .  
  7. ^ Kruijver, F. P. M.; Zhou, JN; Pool, CW; Hofman, MA; Gooren, LJ; Swaab, DF (2000). "Male-to-Female Transsexuals Have Female Neuron Numbers in a Limbic Nucleus". Journal of Clinical Endocrinology & Metabolism . 85 (5). ss. 2034-41. doi : 10.1210/jc.85.5.2034 . PMID   10843193 .  
  8. ^ Chung, WC; De Vries, GJ; Swaab, DF (2002). "Sexual differentiation of the bed nucleus of the stria terminalis in humans may extend into adulthood". The Journal of neuroscience . 22 (3). ss. 1027-33. PMID   11826131 .  
  9. ^ Garcia-Falgueras, A.; Swaab, D. F. (2008). "A sex difference in the hypothalamic uncinate nucleus: relationship to gender identity". Brain . 131 (Pt 12). ss. 3132-46. doi : 10.1093/brain/awn276 . PMID   18980961 .  
  10. ^ Berglund, H.; Lindstrom, P.; Dhejne-Helmy, C.; Savic, I. (2007). "Male-to-Female Transsexuals Show Sex-Atypical Hypothalamus Activation When Smelling Odorous Steroids". Cerebral Cortex . 18 (8). ss. 1900-8. doi : 10.1093/cercor/bhm216 . PMID   18056697 .  
  11. ^ Gizewski, E. R., Krause, E., Schlamann, M., Happich, F., Ladd, M. E., Forsting, M., & Senf, W. (2009). Specific cerebral activation due to visual erotic stimuli in male-to-female transsexuals compared with male and female controls: An fMRI study. Journal of Sexual Medicine, 6, 440?448.
  12. ^ Luders, Eileen; Sanchez, Francisco J.; Gaser, Christian; Toga, Arthur W.; Narr, Katherine L.; Hamilton, Liberty S.; Vilain, Eric (2009). "Regional gray matter variation in male-to-female transsexualism". NeuroImage . 46 (4). ss. 904-7. doi : 10.1016/j.neuroimage.2009.03.048 . PMC   2754583  $2 . PMID   19341803 .  
  13. ^ Rametti, G., Carrillo, B., Gomez-Gil, E., Junque, C., Zubiarre-Elorza, L., Segovia, S., Gomez, A. & Guillamon, A., (2010). The microstructure of white matter in male to female transsexuals before cross-sex hormonal treatment: A DTI study. Journal of Psychiatric Research. DOI : 10.1016/j.jpsychires.2010.11.007
  14. ^ Rametti, G; Carrillo, B; Gomez-Gil, E; Junque, C; Segovia, S; Gomez, A; Guillamon, A (2010). "White matter microstructure in female to male transsexuals before cross-sex hormonal treatment. A diffusion tensor imaging study". Journal of Psychiatric Research . 45 (2). ss. 199-204. doi : 10.1016/j.jpsychires.2010.05.006 . PMID   20562024 .  
  15. ^ Nawata, H., Ogomori, K., Tanaka, M., Nishimura, R., Urashima, H., Yano, R., Takano, K., & Kuwabara, Y. (2010). Regional cerebral blook flow changes in female to male gender identity disorder. Psychiatry and Clinical Neurosciences, 64, 157?161.
  16. ^ Hare, L; Bernard, P; Sanchez, F; Baird, P; Vilain, E; Kennedy, T; Harley, V (2009). "Androgen Receptor Repeat Length Polymorphism Associated with Male-to-Female Transsexualism". Biological Psychiatry . 65 (1). ss. 93-6. doi : 10.1016/j.biopsych.2008.08.033 . PMC   3402034  $2 . PMID   18962445 .  
  17. ^ Bentz, E; Hefler, L; Kaufmann, U; Huber, J; Kolbus, A; Tempfer, C (2008). "A polymorphism of the CYP17 gene related to sex steroid metabolism is associated with female-to-male but not male-to-female transsexualism". Fertility and Sterility . 90 (1). ss. 56-9. doi : 10.1016/j.fertnstert.2007.05.056 . PMID   17765230 .  
  18. ^ Schneider, H; Pickel, J; Stalla, G (2006). "Typical female 2nd?4th finger length (2D:4D) ratios in male-to-female transsexuals?possible implications for prenatal androgen exposure". Psychoneuroendocrinology . 31 (2). ss. 265-9. doi : 10.1016/j.psyneuen.2005.07.005 . PMID   16140461 .  
  19. ^ Bogaert AF (Temmuz 2006). "Biological versus nonbiological older brothers and men's sexual orientation" . Proc. Natl. Acad. Sci. U.S.A . 103 (28). ss. 10771-4. doi : 10.1073/pnas.0511152103 . PMC   1502306  $2 . PMID   16807297 . 14 Aralık 2019 tarihinde kayna?ından ar?ivlendi . Eri?im tarihi: 27 Aralık 2014 .  
  20. ^ Blanchard R, Zucker KJ, Siegelman M, Dickey R, Klassen P (Ekim 1998). "The relation of birth order to sexual orientation in men and women". J Biosoc Sci . 30 (4). ss. 511-9. doi : 10.1017/S0021932098005112 . PMID   9818557 .  
  21. ^ Ellis L, Blanchard R (2001). "Birth order, sibling sex ratio, and maternal miscarriages in homosexual and heterosexual men and women" . Personality and Individual Differences . Cilt 30. ss. 543-552. doi : 10.1016/S0191-8869(00)00051-9 .  
  22. ^ Blanchard R (Eylul 2001). "Fraternal birth order and the maternal immune hypothesis of male homosexuality" . Horm Behav . 40 (2). ss. 105-14. doi : 10.1006/hbeh.2001.1681 . PMID   11534970 . 30 Aralık 2018 tarihinde kayna?ından ar?ivlendi . Eri?im tarihi: 27 Aralık 2014 .  
  23. ^ Puts DA, Jordan CL, Breedlove SM (Temmuz 2006). "O brother, where art thou? The fraternal birth-order effect on male sexual orientation" (PDF) . Proc. Natl. Acad. Sci. U.S.A . 103 (28). ss. 10531-2. doi : 10.1073/pnas.0604102103 . PMC   1502267  $2 . PMID   16815969 . 8 Mart 2019 tarihinde kayna?ından (PDF) ar?ivlendi . Eri?im tarihi: 27 Aralık 2014 .  
  24. ^ Rahman Q., Clarke K., Morera T. (2009). "Hair whorl direction and sexual orientation in human males" . Behavioral Neuroscience . 123 (2). ss. 252-256.  
  25. ^ Blanchard R, Sheridan PM (1992). "Sibship size, sibling sex ratio, birth order, and parental age in homosexual and nonhomosexual gender dysphorics". Journal of Nervous and Mental Diseases . Cilt 180. ss. 40-7. doi : 10.1097/00005053-199201000-00009 .  
  26. ^ Green R (Temmuz 2000). "Birth order and ratio of brothers to sisters in transsexuals" . Psychol Med . 30 (4). ss. 789-95. doi : 10.1017/S0033291799001932 . PMID   11037086 .  
  27. ^ Blanchard R, Zucker KJ, Cohen-Kettenis PT, Gooren LJ, Bailey JM (Ekim 1996). "Birth order and sibling sex ratio in two samples of Dutch gender-dysphoric homosexual males" . Arch Sex Behav . 25 (5). ss. 495-514. doi : 10.1007/BF02437544 . PMID   8899142 .  
  28. ^ Poasa KH, Blanchard R, Zucker KJ (2004). "Birth order in transgendered males from Polynesia: a quantitative study of Samoan fa'afāfine". J Sex Marital Ther . 30 (1). ss. 13-23. doi : 10.1080/00926230490247110 . PMID   14660290 .  
  29. ^ Fransa transseksuelli?i psikolojik hastalık listesinden cıkardı 8 Temmuz 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde ar?ivlendi . ?stanbul LGBTT Dayanı?ma Derne?i. Yayın tarihi: 16 Mayıs 2010
Sınıflandırma
Dı? kaynaklar