Beypazarı
,
Ankara
'ya ba?lı bir
ilcedir
.
Osmanlı Devleti
'nin toprak rejimi ve askeri sisteminin bel kemi?ini olu?turan
tımarlı sipahi
merkezlerinden birisi olan Beypazarı, yoredeki
sipahi beyine
ve ticari, ekonomik hayatın yo?unlu?una istinaden Be? Bazarı ?eklinde adlandırılmı?tır.
Beypazarı,
Roma
doneminde,
?stanbul
'u
Ankara
ve
Ba?dat
'a ba?layan onemli buyuk tarihi gecit yolları uzerinde bulunmaktaydı. Bilinen ilk adı "kaya doru?u ulkesi" anlamına gelen Lagania idi
[1]
ve Bizans ?mparatorlu?u'nun piskoposluk merkeziydi. M.S. 491-518 yılları arasında hukum suren
Do?u Roma
(Bizans) ?mparatoru Anastasios'un ziyaretine atfen ?ehrin adı, Lagania - Anastasiopolis (Anastasios Kenti) olarak de?i?tirildi.
Beypazarı toprakları pek cok eski uygarlıklara ev sahipli?i yapmı?tır. ?lk yerle?imi i?aret eden net bilgiler bulunmamakla birlikte yerle?im yeri olarak kullanılmasının eski ca?lara dayandı?ını gosteren bulgular vardır. Bu yuzden uzerinden de?i?ik hakimiyetler gelip gecen Beypazarı topraklarında biriken tarih farklı kulturlerin izlerini ta?ımaktadır. Beypazarı’nın Evliya Celebi’nin
Seyahatname
’sinde de?inmeden gecemedi?i tarihi onemi, bu farklılıklarla beslenmi?tir.
Eski bir yerle?im yeri olan Beypazarı topraklarında, sırasıyla Hitit, Frig, Galat, Roma, Bizans, Anadolu Selcuklu ve Osmanlıların egemen oldu?u bilinmektedir.
Selcuklular doneminde Beypazarı, ?stanbul - Ba?dat yolu uzerinde onemli bir ticaret merkezi olmu?tur. Beypazarı, Orhan Bey'in Ankara'yı alması ile Hudavendigar (Bursa) Sanca?ı'na ba?lanarak Osmanlı yonetimine gecmi?tir.
Roma doneminde, "Lagania" adlı alan bu yore bir piskoposluk merkezi haline gelmi?tir. "Kaya Doru?u" anlamına gelen bu ad daha sonra o donemlerde hukum suren ?mparator Anastasius’un (M.S. 491 - 518) bolgeye ziyaretiyle "Lagania Anastasiapolis" olarak de?i?mi?tir. ?stanbul’u Ankara’ya ve Ba?dat’a ba?layan gecit yolları uzerindeki konumuyla ticari anlamda parlak donemlerini ya?amı?tır.
Beypazarı, Turklerin Anadolu’ya egemen olu?uyla Turkmen boylarının da yurdu olur. Bu boylardan en onemlisi Kayı Boyu'dur. Selcuklu Sultanlı?ı kendilerine yurt olarak yer gostermi?, Gazi Gunduzalp yonetiminde ilk once Ankara civarına yerle?mi?lerdir. Osmanlı Devleti'nin kurucusu olan Osman Bey'in dedesi Gazi Gunduzalp'in mezarı Beypazarı'nın Hırkatepe Koyu'ndedir.
Not:
Buyuk?ehir yasası nedeniyle koyler mahalle statusune gecti?inden 2013'ten itibaren kır nufusu tabloda yer almamı?tır.
UNESCO
, 2020'de Beypazarı Tarihi Kenti'ni
Dunya Mirası Gecici Listesi
'ne dahil etti.
[25]
Beypazarı, konakları ile me?hurdur. Genellikle iki ya da uc katlı olan konaklar yapılırken i?levsel ve kulturel detaylarla bezenmi?lerdir. Bu evler zemin katları ta?, ust katları ah?ap iskelet icine ah?ap veya kerpic dolgu sistemi kullanılarak in?a edilmi?.
Bahceli evlerin bir ozelli?i olan ve "
cantı
" olarak da bilinen "gu?gana", tipik Beypazarı evlerinin en ust kısmında bulunan kucuk bir bolum. Bu bolum in?aata yarıda kalmı? hissi verse de aslında kasten o ?ekilde yapılandırılmı?tır. Beypazarlılar, hem aileleri geni?ledi?inde evi buyutme ihtimalini du?unerek hem de yiyeceklerini kuruturken veya muhafaza ederken de yararlanmak amacıyla boyle bir yapı tercih etmi?ler. Gu?ganalar yazın sıcaktır; kı?lık ihtiyaclar kurutulur ve kı? geldi?inde de o aylarda so?uk olan bu kısımda bozulmadan saklanır. Yarının erzakını bugunden hazır eden tedbirli Beypazarı'lı, sıcak kanlı oldu?unu da evlerini birbirine biti?ik yapmı? olmasıyla acı?a vuruyor.
Birbirine kom?u evlerdeki kapılar, pencereler, gu?ganalar birbirine bakar durumda. Bu ic ice yerle?im tarzı sosyal ya?amın ve ili?kilerin samimiyetine i?aret ediyor. E?imli kesimlerde bulunan ve bahcesiz olan evlere giri? direkt olarak sokaktan yapılıyor. Kucuk bahceli evlerde ana giri?le bahce giri?i sokakla ba?lantılı bicimde duzenlenmi?. Buyuk bahceli evlerde once bahceye ardından eve ula?ılıyor. Evlerin giri?lerinde; "hayat" diye adlandırılan kısımda, kıymetli e?yaları yangınlardan, ya?macılardan korumak icin kullanılan demir kapılı mahzenler yer almakta. Dı?arıya kucuk pencerelerle acılan zemin katta bulunan ta?lıkta genellikle ocak ve yalak bulunur.
Bu kat, asıl ya?am alanı olan ust katlara ilk birkac basama?ı ah?ap olan merdivenlerle ba?lanır. Katlar arasında ula?ımı sa?layan merdivenlerin ba?ında mamrak denen ve depo olarak kullanılan bolumleri orten kapaklar bulunmaktadır. Yore dilinde cardak olarak adlandırılan sofa bolumu etrafında mutfak ve tuvalet gibi alanlar vardır. Bazı evlerdeki sofa etrafında dı?a donuk eyvan, sekilik gibi duzenlemeler yapıda hareketlilik yaratan cıkmalar olu?turur. Sofalar geni? ya da kemerli pencerelerle aydınlatılmı?tır.
Beypazarı evlerinde yerel dilde "dinme dolap" diye adlandırılan ve katlar ve bolumler arasında yatay ve du?ey servis sa?layan doner dolaplar vardır. Ev catıları genellikle
oluklu kiremitle
kaplıdır. Son zamanlarda onarım amaclı elden gecerken kolay uygulanabilirli?i ve ucuzlu?u du?unulerek sac malzemeyle kaplanmı? catılar da bulunmaktadır. Bahceli evlerde sokak yonundeki bahce duvarlarının oldukca yuksek olması dı?arıya kar?ı tedbiri vurguluyor.
Bahcelerin kom?u evlerle neredeyse biti?ik olması da halk arasındaki guven duygusunu du?unduruyor. Anadolu evlerinin genel mimari ozellikleri ile birlikte geli?mi? olan konakların camdan kapılarını aralayarak samimi, sıcak ya?antılara goz atabiliyor insan. Goz atmakla kalmayıp, icinde konaklayarak, konaklarda sunulan yoresel yemekleri tadarak bu ya?antıdan birkac gun calabilirsiniz.
Yoresel kulturu yansıtan de?erlerin sunulması icin Beypazarı Konakları’nın bazıları restoran veya pansiyona cevrilmi?. Daha kucuk evler de yoresel gıda urunlerinin satıldı?ı ma?azalara ya da el i?cili?i alanında buyuk onem ta?ıyan Beypazarı gumu?culerine mekan olmu?lar.
Yıllar boyu gumu?u, bakırı, demiri, deriyi, ipe?i i?leyen Beypazarı halkı bu sanatlardan gecimini sa?lamaya devam ediyor. Gunluk ya?amın bir parcası olarak kar?ımıza cıkan el eme?i goz nuru urunler yalnızca turistlere hitap etsinler diye i?lenmemekte; aynı zamanda, yore halkının ihtiyaclarına cevap vererek bir gelir kayna?ı te?kil etmekte. Beypazarı, kulturu ve geleneklerini ya?atan, kendini bu i?e adamı? el sanatı ustalarıyla el sanatları tezgahları turistik ve ya?amsal anlamda buyuk onem ta?ımaya devam ediyor.
- Telkari
Beypazarı’na Ahilik yoluyla kazandırılmı?
Telkari
, Beypazarı'lılar icin oldukca eski bir u?ra?tır. Gumu? i?lemecili?inin en gozde sanat oldu?u bu ilcede gumu? madeninin bulundu?u du?unulmesin. ?lceye gumu? ba?ka illerden geliyor. Gumu?un i?lenip ince tel haline getirilerek ?ekillendirildi?i bu tekni?e telkari denir. Telkari i?cili?iyle kemer, kolye, bilezik, kupe, i?ne, ba?lık gibi takı ve aksesuarlar yapılıyor. Bu ozgun urunler ilceye gelen ziyaretcilerin ilgisini oldukca cekiyor. Mardin ba?ta olmak uzere, Turkiye'nin ve yurt dı?ında bircok yerde alıcısını bularak ticari pazarı hareketlendiriyor.
- Dokumacılık
?lcede bu sanattan ortaya cıkan urunler hala kullanılıyor. Suni ipek, pamuk ipli?i ve yun ipli?i kullanılarak icra edilen sanat, bir aile mesle?i olarak devam ettiriliyor. Dokuma tezgahlarında kıldan kuma?lar dokunuyor ve kı?ın giyilecek ?alvar, yelek gibi giysiler dikiliyor.
Beypazarı’nda "ipekli burgu" yoreye ozgu dokuma oldu?undan oldukca buyuk onem ta?ıyor. Burgu, kadınların ortunmek icin kullandı?ı bir tur ortudur ve cok eski donemlerden beri dokumacılı?ın vazgecilmez urunlerindendir.
- Yemenicilik
Turkiye'nin Gaziantep, ?anlıurfa, Mardin, Kilis gibi ?ehirlerinde de devam ettirilen yemenicilik Beypazarı icin oldukca onemli bir sanattır. Deriden yapılmı? kısa konclu ayakkabı olarak tarif edilebilecek yemeniler Beypazarı’nda oldukca ilgili goruyor. Renk renk boyanmı? deriler, ustalarının ellerinde bicimlenip ayaklara yarıyor. Yemenilerin de telkari i?i takılar gibi, hem yurt icinden hem yurt dı?ından alıcısı mevcut.
- Bindallı - El ??lemeleri
Dokuma i?i olan veya ince deriden yapılmı? birtakım giysilere ya da e?yalara, i?ne ile farklı renklerde, ozelliklerde iplikler kullanılarak yapılan suslemeler i?leme olarak adlandırılır. Beypazarı yoresinde en yaygın ve on plandaki yoresel giysi turu olan sırma i?lemeli "bindallı”lar ce?it ce?it desenle suslenir. Her genc kıza annesinden kalan bu de?erli elbiseyi, "cevre" adı verilen minik ortulerin i?lenmesiyle suslenmi? tulbentler tamamlar.
- Dovme Bakırcılık
Beypazarı’nda yaygın olarak icra edilir. Bu sanat bakır madeninin dovulerek i?lenip genellikle mutfakta kullanılan ce?itli e?yalara donu?turulmesi i?idir. ?lcede en cok ilerlemi? sanat olarak gorulur. Bakır ustalarının elinde cekic ve ors ile dovulerek hayat bulan maden; tencere, tava, kazan, ibrik, gu?um ve sigaralık gibi e?yalarla halkın ya?antısındaki yerini hala korumakta.
- Demircilik
Ate?in ?ekillendirdi?i sanatla ortaya cıkan emek demircilik. Ate? ocaklarında yumu?ayıp ?ekil alan demir; ors, cekic, balyoz ve ma?a kullanılarak ce?itli e?yalara, araclara donu?turuluyor.
70 yıldır uygulanan sanat, eskisi kadar olmasa da ilcede varlı?ını hala devam ettiriyor. Halkın gunluk hayatında i?lev sahibi olmayı surdururken, ustasına gelir kayna?ı oluyor.
- Semercilik
?cinde bulundu?umuz yuzyılda bu mesle?in surduruldu?u ender yerlerden olan Beypazarı’nda eskisi gibi yaygın olmasa da semercilik hala icra edilen bir sanat. Bir kervan yolu uzerinde bulunan Beypazarı’nda semercili?in geli?mesi ?a?ırtıcı de?il ancak zamanla ula?ım araclarının de?i?mesiyle eskiye gore oldukca az urun verilmekte. Yine de, yeni uretim ve onarım hizmeti hala halk icinden alıcısını buluyor ve ustalara gelir kayna?ı oluyor.
- Saraclık
Eski donemlerde ula?ımda yaygın olarak kullanılan at arabalarının gerekleri sonucu geli?en bu sanat, deri ve me?inden yapılma e?yalar i?lenerek icra edilir. Ustasına sarac adı verilir. at takımları, araba ko?umları, eyer, semer gibi takımların deri kısımlarının tamiri ve uretimi i?idir. Beypazarı'nda halen ya?atılmakta olan bu mesle?in Turkler icin onemi buyuktur.
Vadinin derin havasına alandaki do?al bitki ortusu ve birtakım tarihi kalıntılar eklenmi?. Beypazarı’nın kuzeyinde bulunan vadinin iki tarafı balık sırtı gorunumunde yukseliyor. ?nozu Cayı’nın a?ındırmasıyla olu?mu? vadide kayalıklara oyulmu? cok sayıda ma?ara bulunuyor. Ma?araların bir bolumu cok yuksekte oldu?undan ziyaret edilmeleri pek mumkun olmuyor. Bu ma?araların, o devirde ya?ayanlar tarafından kullanılan, ziynet e?yalarının da muhafaza edildi?i mezarlar oldu?una dair ce?itli gostergeler bulunuyor. Ancak, arkeolojik anlamda bir calı?ma yapılmadı?ından kesin veriler elde edilememi?tir. Do?al ma?aralardan olu?turulmu? kullanım alanlarına i?aret eden alanlar da dikkat cekmekte.
2863 Sayılı Kultur ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yasası kapsamında, bu vadi do?al ve arkeolojik sit alanı olarak koruma altındadır. Vadide gezinirken oturup do?anın tadını cıkarabilece?iniz ve yoresel yemekleri tadabilece?iniz tesisler de bulunmakta.
Yendi?inde akla sadece Beypazarı’nı getirecek lezzetler oldukca cok sayıda bu yorenin mutfa?ında. Bakır i?cili?inin yaygın oldu?u ilcede ustaların eme?iyle ortaya cıkan bakır gu?umler, tencereler, kazanlar, tavalar, ibrikler bu lezzetlerin hazırlanmasını ve sunumunu bezeyen inceliklerden.
Mamuller ta? fırınlarda pi?iyor ve ozel yemeklerine adını veren toprak guvecler de sulu yemeklerin pi?irilmesinde kullanılıyor. Yorede yeti?en urun ce?itlili?iyle do?ru orantılı olarak, sebze ve meyvelerin, mevsiminde tazeleri, kı?ın da kuruları tuketiliyor. Beypazarı konaklarındaki ozel bolumler bu kuru yiyecekleri saklarken, yore dilinde “dinme dolap” denilen doner dolaplar mutfakla katlar arası du?ey ve yatay servisi sa?layarak yoresel mutfak alı?kanlı?ının bir parcasını yansıtıyor.
Beypazarı'na has ?ekillerde yapılan yemek ve tatlılar arasında:
tarhana
,
yaprak dolması
(
sarması
),
yalkı
,
bici
,
goce
,
percem
,
yarımca
, Beypazarı
guveci
,
kartalac
,
bazlama
ekme?i,
o?mac
,
tohma
, ?erit,
uru? kapaması
,
Beypazarı kurusu
,
mumbar
(Beypazarı sucu?u),
baklava
(80 katlı yufka),
ebesut
,
ho?merim
ve havuc
lokumu
vardır. Bu yemek ve tatlıların bir kısmı
Turk Patent ve Marka Kurumu
'ne kayıtlıdır.
Uluslararası Beypazarı ve Yoresi Festivali
[
de?i?tir
|
kayna?ı de?i?tir
]
Her yıl haziran ayının ilk haftasında "Geleneksel Tarihi Evler, El Sanatları, Havuc ve Guvec Festivali" duzenlenir. Yerli ve yabancı gruplar gosteriler duzenler, konserler verilir, yoresel yemekler ve tatlılar tanıtılır. 2006 yılındaki festivale iki gunde 110 binin uzerinde katılım gercekle?mi?tir.
Beypazarı'nın 78 mahallesinin 11'i merkezde bulunmaktadır. Merkez mahallelerinde 39.605 ki?i (% 81,7) ya?amaktadır.
Ankara’ya 98 km. mesafede bulunan Beypazarı’na ula?mak icin karayolunu tercih edecek olanlar Ankara’dan geci? yapabilirler. Ankara'da bulunan A?T? Otobus Terminali'nden (PERON-109) saat ba?ı, Akkopru'deki Ankamall Alı?veri? Merkezi’nden de yarım saat arayla hareket eden otobus ve minibuslerle ilceye gidilebiliyor.
Kendi araclarıyla ula?mak isteyenler Ankara-?stanbul yolu uzerinde bulunan Sincan-Yenikent yol ayrımından devam edip Yenikent istikametinden Aya?-Beypazarı yoluna cıkmalıdırlar. ?stanbul'a 320 km. uzaklıkta olan ilceye ?stanbul’dan karayoluyla ula?mak da cok zor de?il. TEM Otoyolu uzerinden ilerleyip Adapazarı'nda Akyazı cıkı?ından girdikten sonra kar?ınıza cıkacak Ankara tabelalarının yardımıyla Beypazarı'na ula?mak oldukca kolay. Karayolu yapısı duzgun ve seyahate elveri?li. Ankara'dan Beypazarı'na kadar olan yol hizmete acılmı? durumda.
-
Tarihi bir konak
-
Tarihi konaklar
-
Mevaların Kona?ı
-
Bir kı? manzarası
-
Tepeden gorunum
-
Nuri Efendi Kona?ı
-
Alaaddin Sokak
-
Yoresel yemekler
-
-
-
Evliya Celebi, Seyahatname, Hicri 1058 - Miladi 1638
|
Wikimedia Commons'ta
Beypazarı
ile ilgili ortam dosyaları bulunmaktadır.
|
|
ile ilgili metin bulabilirsiniz.
|
|
---|
Merkez mahalleler
| |
---|
Kırsal Mahalleler
| |
---|